Ana Sayfa Haberler Sağlık Turizm...

Sağlık Turizmi İçin Türkiye’ye Gelenlerin Sayısı %32 Arttı

Sağlık Turizmi Nedir? Tanım, Kapsam ve Fırsatlar Dosyası

Sağlık turizmi, bir bireyin hem koruyucu ve önleyici hem tedavi ve rehabilite edici hizmetleri almak için yaşadığı ülke dışında bir ülkeyi ziyaret etmesi kapsamındaki ziyaretlerdir.

Sağlık turizmi:

  • Termal Sağlık Turizmi
  • Medikal Turizm
  • Yaşlı Turizmi (3rd Age Tourism, 3. Yaş Turizmi)
  • Engelli Turizmi

kavramlarını barındırmaktadır. Türkiye yukarıda sayılan 4 kapsamda da sağlık turizmi hizmeti sağlyacak olanaklara sahiptir. Uluslararası hasta sınıflaması Sağlık Bakanlığı tarafından aşağıdaki şekillerde yapılmıştır:

  • İkamet ettiği yerden başka bir yerde sağlık kazanmak amacıyla seyahat eden kişiler: Medikal Turist
  • Tatilleri esansında acil veya plansız sağlık hizmeti almak zorunda kalan turistlere “Turistin Sağlığı Kapsamında Hizmet Alan Hasta”
  • Sağlık Bakanlığının bazı ülkelerle sağlıkla ilgili farklı alanlarda yaptığı ikili anlaşmalar kapsamında Türkiye’ye gelen kişilere “Sağlık Alanında İkili Anlaşmalı Ülkelerden Gelen Hasta”
  • Sosyal güvenlik kuruluşları arası anlaşamlar kapsamında birbirlerinin sağlık hizmetleri olanaklarından yararlanmak amacıyla Türkiye’ye gelen kişilere “Sosyal Güvenlik Kurumuyla Anlaşmalı Ülkelerden Gelen Hasta” denilmektedir.

Ülkemizdeki sağlık turizmi potansiyeli geliştirilmeli, bu kapsamda hizmetlerin kalite ve güvenirliliği yükseltilmelidir. Bu konudaki sorun, fırsat ve mevcut duruma dair haber ve raporları aşağıda bulabilirsiniz.

Sağlık turizmi için Türkiye’ye gelenlerin sayısı %32 arttı

08.08.2019 – 2019’un ilk yarısında sağlık ve tıbbi nedenlerle 364 bin yabancı Türkiye’ye geldi. Tecrübeli hekimleri, son teknoloji ekipmanları ve teknik yetkinliğiyle Türkiye, sağlık turizmi alanında dünyada öne çıkarken yıl sonuna kadar 1 milyon yabancının ağırlanarak rekor kırılması bekleniyor. 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2019’un ilk yarısında Türkiye’ye sağlık ve tıbbi amaçlarla gelen yabancıların sayısı 2018’in aynı dönemine göre %32 artarak 364 bin kişiye ulaştı. Türkiye’nin sağlık turizmi sektöründe en büyük payın saç ekimine ait olduğunu belirten Now Hair Time Kurucu Ortağı Melik Yağmur, “Sağlık turizmi için Türkiye’ye gelen Ortadoğuluların yanı sıra ABD ve Avrupa ülke vatandaşlarının da ilgisi son dönemde arttı. Türkiye’nin saç ekimi alanında yalnızca bir bölgeye hizmet verdiğine dair imajı da bu ilgiyle birlikte ortadan kalkıyor. Sağlık turizmi için Türkiye’ye, özellikle gelişmiş ülkelerden rağbet var” ifadelerini kullandı. 

En Çok İngilizler Geldi

2019’un ilk yarısında Türkiye’ye Avrupa ülkelerinden sağlık turizmi için gelenlerin sayısında dikkat çekici bir artış yaşandı. Türkiye’ye gelen İngilizlerin sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre %123 artarak 30 bin 460 kişiye ulaşırken İtalyanlarda %300, İsveçlilerde %100, Fransızlarda %50 ve Almanlarda %32 artış görüldü. 

Sağlık turizmi için dünyanın dört bir yanından geliyorlar

Daha çok Ortadoğu ülkelerinden gelenlerle özdeşleşen saç ekimi operasyonlarına, son dönemde dünyanın birçok noktasından büyük ilgi olduğunu belirten Melik Yağmur, “Örneğin 2019’un ilk yarısında Avustralya’dan 4.766, Güney Asya ülkelerinde 1.930, Orta ve Güney Amerika ülkelerinden de 3.309 kişi Türkiye’ye geldi. Yurtdışında ülkemizin sağlık alanındaki imajını geliştirmeye yönelik faaliyetler yaparak, Türkiye’nin bir sağlık turizmi merkezi haline gelmesini hedefliyoruz. Yıl sonu için ise hedefimiz 1 milyon kişiyi aşmak” dedi.

“Türkiye yalnızca ucuzlukla değil kaliteyle de öne çıkıyor”

Türkiye’de yapılan saç ekimi işlemlerinin yalnızca ucuz olduğu için tercih edilmediğini belirten Melik Yağmur, “Türkiye’nin özellikle saç ekimi operasyonlarında diğer ülkelere göre maliyet avantajı sağladığı doğrudur. Ancak ülkemizin tercih edilmesindeki tek sebep uygun fiyat değil. Son teknoloji ekipmanlar, gelişmiş teknikler ve uzman doktorlarımız, tüm dünyaca tanınıyor. İnsanlar sağlık alanında karar vermeden önce yalnızca fiyata değil kalite ve güvene de bakıyor. Türk hekimleri yurtdışında bu kalite ve güveni sağlamış durumda” dedi. 

 

Merdiven Altı Saç Ekimi, Türkiye’deki Sağlık Turizmini Bitirecek

05.11.2017 – Türkiye saç ekimi konusunda sağlık turizminin lideri olarak kabul edilse de, yasal ve doğru işler yapan klinikler, merdiven altı olarak tabir edilen yasadışı saç ekimi merkezleri tarafından yok edilme tehdidi altında. Nedeni ise son derece basit: Ucuz, yasadışı ve sahtekar merkezler…

Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bülent Cihantimur, saç ekimi ve sağlık turizmi konusunda büyük sorunların yaşandığını söyledi: “2015 senesi resmi rakamları incelediğimizde Türkiye’ye 100.000 saç ekimi turisti geldi, günde 200 yabancı saç ekimi yaptırdı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ise 2016 yılında Türkiye’nin sağlık turizmi endüstrisi, yüzde 12’lik artışla 700 milyon doları aşan büyük bir etki yaptı. Diğer turizm sektörleri arasında sağlık turizminin toplam gelirde en yüksek artış olduğu görülmektedir. Bunlar muazzam rakamlar fakat öngörüm birkaç sene içinde ülkemizin bu can damarı, sahtekarlar yani merdiven altı işletmeler tarafından sömürüldükçe kan kaybetmeye başlayacak. Nedeni ise saç ekimi için ülkemize gelen, döviz bırakan turistlere zarar vermeleri. Yaptıkları işlem kesinlikle saç ekimi değil! Saç ekimi uygulamaları ayakta teşhis ve tedavi yapan özel sağlık kuruluşlarında ve cerrahi müdahale birimi bulunan merkezlerde yapılır. Güzellik merkezi bile olmayan yerlerde saç ekimi yapıyorlar”.

Yabancı hasta farkında bile değil

“Yasadışı merdivenaltı yerlerin hızla artması, orijinal ve doğru işlem yapan sağlık kuruluşlarını yok etmekle tehdit ediyor. Bu tarz yerlerin günden güne genişleyen ağları, başta Arap ülkeleri olmak üzere yurtdışından giderek artan sayıda ziyaretçi tarafından kazanç sağlatıyor. Saç ekimi konusunda resmen bir karaborsa oluşturdular. Özellikle artık işsiz kalma sınırına gelen seyahat acenteleri bu konuya ön ayak oluyorlar. Lisanssız saç ekimi işletmelere yabancı hasta bularak, bu turistlerin sağlıklarını tehlikeye atıyorlar. Sonuçlar o kadar kötü ve turistler o kadar çok mağdur bırakılıyor ki, işte bu da sağlık turizminin sonunu getirecek. Türkiye’deki bu yasadışı mevzu, adımızı çıkaracak ve bizim gibi profesyonel sağlık kurumları ise resmen tehdit altında” diyen Op. Dr. Bülent Cihantimur, yabancı hastaların maalesef yasadışı ve çoğu zaman doktor ve uzman olmayan kişiler tarafından tedavi edildiğinin farkında bile olmadıklarını vurguladı.

Taksim’e gidin bakın

“Hiç fazla uzağa gitmeyin, bugün Taksim’e bakın. Her gün müşteri ve müşterilerin belgelerinin listesi ellerinde arabulucular tarafından İstanbul’un merkezinde onlarca hasta, turizm acentesine teslim ediliyor. Ajanslar hastaları alıyor ve sözüm ona saç ekimi yaptırmak için her şey dahil olarak anlaştığı süreci başlatıyor. Bu sahte merkezler zaten yabancı hastaya sonradan hayal kırıklığına yaşatacağı% 100 garantiyi veriyor. Hasta teslim oluyor ama gördüğümüz o ki, sonuçlar berbat. Hastaların hayatları tehlikeye atılğından endişe ediyorum. Hasta hem mevcut sağlıklı saçlarından oluyor, komplikasyonlar artıyor hatta sağlığı ciddi anlamda tehdit altına giriyor. Sanıyorum bugün her 10 merkezden sadece 5 tanesinin lisansı vardır. Bu denli önemli bir konu acilen masaya yatırılmalı. Uzun zamandır yetkililer bu konuya göz yumuyorlar. Bu hem mantar gibi yeni merdivenaltı merkezlerin açılmasını, hem de bizim gibi sağlık kuruluşlarının kan kaybetmesini sağlıyor. Her şeyden önemlisi bu ülkemize en fazla getiriyi yapan sağlık turizminin bitirilmesine en büyük etken”.

Tıp eğitimi olmayan kişilere saç ekimi yaptırılıyor

“Bakın saç ekimi bir doktor gözetiminde yasal olarak hastanede, klinikte yapılabilir. İşlemin kaydı yapılmalı ve açıkça belirtmelidir. Merkez bir acil ünite ve en az bir ameliyat odasına sahip olmalıdır. Ayrıca, kanunlarımıza göre ulusal sağlık sistemi ile de doğru bir şekilde kayıtlı olmalıdır. Ancak yasadışı klinikler konut, ofis veya küçük hastanelerde bile faaliyet gösteriyorlar. Birçok ruhsatsız klinikte, tecrübesiz tıp öğrencilerine ve hatta tıp eğitimi olmayan kişilere saç ekimi yaptırılıyor. Şu ana kadar maalesef hiçbir otorite sorunların farkında olsalar dahi, bir çözüm yoluna gitmediler. Bu durum sonunda çok ciddi sonuçlara varacak. Gazete manşetlerinde bir saç ekimi turistinin öldüğünü göreceğiz ve işte o zaman her şey için çok geç olacak” diyen Cihantimur, yetkililerin bir an evvel önlem almaları gerektiğini söyledi

 

Yurtdışından Gelen Hasta Sayısının 3 Kat Artması Hedefleniyor

“Yurtdışından Gelen Hasta Sayısının 3 Kat Artması Hedefleniyor”

1 Kasım 2017  – ’Uluslarası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite’ belgesinin sahibi olan Türkiye‘nin önemli diş klinikleri arasında önde gelenlerden olan Tanfer Klinik’in CFO’su Seycan Tanfer, sağlık turizminin önemine dikkat çekerek sektörde gelirin 3 yılda 8 milyar dolara çıkacağını belirtti.

Aachen Üniversitesi ile Alman Havacılık ve Uzay Kurumu’nun önderliğinde oluşturulan bağımsız kalite akreditasyon kuruluşu TEMOS’un denetimlerini başarıyla geçen Türkiye‘nin, önemli diş klinikleri arasında önde gelen ’Uluslararası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite’ belgesinin sahibi Tanfer Klinik’in CFO’su Seycan Tanfer, sağlık turizminin önemine dikkat çekti. Tanfer, sektörde gelecek 3 yıl içinde yurtdışından gelen hasta sayısının 3 kat artmasının ve aynı süre zarfında gelirlerin de 8 milyar dolara çıkmasının öngörüldüğünü vurguladı. Seycan Tanfer, sağlık turizminin dünyanın en eski turizm türlerinden biri olduğunu söyleyerek “Antik Yunan’dan bu yana hastalar şifayı uzak yerlerde aradılar ve aramaya devam ediyorlar. Nitekim son yıllarda sağlık turizminin en gözde destinasyonları arasında Türkiye ilk 10 ‘ a giriyor. Hem maliyet avantajı, hem gezme fırsatı, hem de kaliteli teknolojik altyapı sunan Türkiye, uluslararası hastaların tercihlerinin başında geliyor. Önümüzdeki 3 yılda da tüm bu kaliteli hizmet standartları ile Türkiye uluslararası arenada ilk 5 e girmeyi hedefliyor. Üstelik bazı alanlarda Türkiye’de tedavi olmak birçok Avrupa ülkesine göre yüzde 60’a varan oranlarda daha ucuz” dedi.

“3 YILDA GELİRİN 8 MİLYAR DOLARA ÇIKMASI HEDEFLENİYOR”

Tanfer, Türkiye’nin sağlık turizminden şuan 2.5 milyar dolar düzeyinde gelir ettiğini belirterek “Sağlık Bakanlığı’nın hedeflerine göre bu rakam 2017 yılında 8 milyar dolara çıkacak. Uluslararası akredite sağlık kuruluşlarının toplam sağlık kuruluşlarına oranının 2017’de yüzde 4.5’e, çıkması planlanıyor. Biz de Tanfer Klinik olarak çalışmalarımıza bu şekilde yön vermekteyiz” şeklinde konuştu.

“YURTDIŞINDAN GELEN HASTA SAYISININ 3 YILDA 3 KAT ARTMASI HEDEFLENİYOR”

Türkiye’ye şifa bulmak için yurt dışından gelen hasta sayısının 3 yılda 2 kat artıp 500 bin kişi sayısına ulaşmasıyla, bu alanda dünya sıralamasında ilk 10’a girmeyi başardığını bildiren Tanfer, “Hedef Türkiye olarak dünya sıralamasına ilk 5’ e girmek. Türkiye ,uluslararası arenada sağlıkta mesleki birikim anlamında gerek tecrübe, gerek bilgi birikimi anlamında dünya standartlarını yakalamış bir ülkedir.Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yurt dışından tedavi amaçlı gelenlerin sayısı 2012 yılında toplam 260 bin kişi iken aradan geçen 3 yılda bu rakam 500 bin seviyesine çıkarak rekor kırdı. 2017 de bu sayının 700 bin kişi olması bekleniyor. Sağlık turizmi, yapılan yeni yatırımlar ve hükümetin desteği ile hızla büyüyor. Altyapı çalışmaları tamamlandıktan sonra sağlık turizminden gelir beklentisi 2017 yılında 8 milyar dolar, hem turizm hem sağlık bakanlıklarının destekleri ile sektör hızla gelişiyor ve gelişmeye devam ediyor’’ dedi.

“TÜRKİYE AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI TURİZMİNDE BİR ADIM ÖNE GEÇİYOR”

Tanfer, tüm dünyada etkin kalite yönetim sistemlerine sahip sağlık kuruluşlarının başvuru yapabildiği TEMOS sertifikasına sahip Türkiye‘deki özel diş sağlığı kuruluşlarından biri olmaktan büyük gurur duyduklarını belirterek ’’Hekimlerin sahip oldukları belgeler, sunulan tedavinin kalitesi ve enfeksiyon riskinin tamamen ortadan kaldırılması gibi birçok önemli kriterde uluslar arası hizmet kalitemizin sembolü olan TEMOS belgesi sayesinde ağız ve diş sağlığı tedavisi amacıyla yurtdışında tedavi görmek isteyen yabancı uyruklu hastalar için Türkiye daha cazip bir yer olacak. Uluslararası hastaların tedavilerinde yüksek kalite hizmet vermek amacıyla oluşturulan TEMOS (Quality in International Dental Care ) tarafından verilen “ Uluslararası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite “ belgesini alarak Ağız ve Diş Sağlığı sektörünün önde gelen kurumları arasında yer almış ve sektörde 35. Yılımızı kutladığımız bu yıl Tanfer Klinik olarak Türkiye sağlık turizmine bir adım önde girerek, Türkiye’nin ağız ve diş sağlığı turizmindeki uluslararası arenadaki görünürlüğünün artmasına katkı sağladık” dedi. İHA

 

Sağlık Turizmi Potansiyeli: Bir Milyon Hasta 23 Milyon Turist Kadar Döviz Kazandırıyor

14.10.2017 – Ege Özel Hastaneler Derneği (EGEHASDER) Başkanı Dr. Nuri Nasır, 1 milyon sağlık turizmi hastasının 23 milyon turist kadar gelir getirdiğini belirtti.

Ege Özel Hastaneler Derneği (EGEHASDER) Başkanı ve Egepol Hastanesi Başhekimi Dr. Nuri Nasır, sağlık turizminde hedef pazarın Avrupa ülkeleri vatandaşlarından oluştuğunu kaydetti. 1 milyon sağlık turizmi hastasının 23 milyon turist kadar döviz kazandırdığını ifade eden Nasır, İzmir’in sağlık turizmi alanında gerçek potansiyelini yakalaması için sektörün, rekabetçi işbirliği yapması gerektiğini söyledi.

Sağlık turizminin kapsamlı bir konu olduğunu ve ülkemize turist olarak gelen konukların aldığı sağlık hizmetinden farklı olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Nuri Nasır, bu konuda özel sektörün bireysel olarak çabasının yetersiz kalacağını ifade etti.

EGEHASDER olarak sektörün sorunlarını çözmek ve yurt dışından Türkiye’ye gelecek hastaların iyi sağlık hizmeti alması için çalıştıklarını kaydeden Nasır, “Ülkemiz konum olarak avantajlı bir noktada. Türkiye’nin batısındaki ülkelerde yaşlı nüfus oranı yüksek. Avrupa ülkelerinde sağlık hizmetleri çok pahalı. Yurt dışında bu hizmetler, Türkiye’dekinin iki üç katı pahalıya mal oluyor. Biz, teknolojiyi iyi kullanıyoruz ve takip ediyoruz. Hekim kalitemiz çok iyi durumda. Var olan potansiyeli ortaya çıkarmak için, sektörel anlamda rekabetçi işbirliği ve güç birliğine gidilmesi gerekiyor” diye konuştu.

HEDEF YILDA 20 MİLYAR DOLAR

EGEHASDER Başkanı Dr. Nuri Nasır, Türkiye’nin tıbbi hizmetlerin yanında, kaplıca ve termal turizmi, yaşlı bakım merkezleriyle de sağlık turizminde hizmet üretilebileceğini belirterek şu bilgileri verdi:

“Turizm konusunda deneyimli bir ülke olarak sağlık turizminde de ülkemize gelir getirmememiz için hiçbir neden yok. Türkiye’ye sağlık turizmi konusunda 2010 yılında 100 bin kişi gelirken, bu rakam 2013 yılında 300 bine ulaştı ve 2 buçuk milyar dolarlık döviz girdisi sağlandı. 2023 yılında bu hedef, 20 milyar dolar olarak belirlendi. Türkiye’nin istikrarlı gidişinin de bu konuda önemli katkısı olduğunu düşünüyorum. Sağlık Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı’da, bu konuda tanıtım, yurt dışı ofisleri ve ulaşım gibi masraflarla ilgili çeşitli destekler açıkladı. Bu konuda özel hastaneler yurt dışı akreditasyonlarını sağlamalı ve gerekli altyapı çalışmalarını tamamlamalıdır.”