Ana Sayfa Raporlar Ekonomi Raporları ve Gelişmeleri Derya Gürerk ...

Derya Gürerk – İstanbul Finans Merkezi Türkiye İçin Çok Değerli bir Fırsat

Derya Gürerk: “Kamu bankalarının katılım bankacılığına girmesi ile birlikte özel bankalar da bu alanda yatırım yapma fırsatlarını değerlendirmeliler.”

CEO Club Bankacılık Zirvesi, 2 Ekim’de Ritz Carlton İstanbul’da yapıldı. Bankacılık sektörünün profesyonellerini buluşturan zirvede Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk, İstanbul Finans Merkezi’nin Türkiye için çok değerli bir fırsat olduğunu söyledi.  İstanbul’un dünyada katılım bankacılığının merkezi konumuna geleceğini vurgulayan Gürerk, kamu bankalarının yanı sıra özel bankaların da katılım bankacılığına girmesi adına yapılacak düzenlemelerin sektöre bu yönde önemli bir ivme kazandıracağını da belirtti.

Capital ve Ekonomist dergileri öncülüğünde yürütülen CEO Club organizasyonunun Bankacılık Zirvesi, finans dünyasının liderlerini bir araya getirdi. 2 Ekim’de Ritz Carlton İstanbul’da yapılan etkinlikte bankacılığın geleceği masaya yatırıldı. 

Zirveye katılan Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk, İstanbul Finans Merkezi ve katılım bankacılığının İFM’ye sağlayacağı katma değer hakkında konuştu. İstanbul Finans Merkezi’nin niş bir piyasada faaliyetlerine başlamasının önemini vurgulayan Gürerk, “Katılım bankacılığı Türkiye ve dünyada hızla yükseliyor. Dünyada katılım bankacılığının süratle büyüdüğünü görüyoruz. Türkiye’de de bu alanda çok önemli fırsatlar olduğuna inanıyoruz. Türkiye, sektörün liderliğini yakalayarak dünyaya yön verebilir” dedi.

Katılım bankacılığı sektörünün dünya ve Türkiye genelindeki büyüme rakamlarını da paylaşan Derya Gürerk, “Dünyada İslami bankacılık sektörünün büyüklüğü 2 trilyon dolara yaklaştı. Bu rakam süratle artıyor. Sukuk piyasası 50-60 milyar dolarken şimdi 150 milyar dolar. Şu anda Türkiye olarak sukuk hacmimiz 6,5 milyar dolar düzeyinde. Bu 6,5 milyar doların 6 milyar doları son 1 yıl içerisinde alındı. Katılım bankacılığının paylarına bakacak olursak; bankacılık sektörü büyürken katılım bankacılığı bu büyüme ivmesini 2 ile çarptı. 2000’lerde sektörden % 1’in biraz üzeri pay alan katılım bankacılığı bugün aktiflerde % 5,5 kredi ve mevduatlarda % 6 paya sahip. Bunun yanı sıra, yakın zamanda sektörümüze yatırım yapmaya hazırlanan kamu bankalarımız var. Yani aramıza yeni oyuncular da katılacak ama bizce bu da yeterli değil. Biz, kamu bankalarının yanı sıra özel bankaları da katılım bankacılığı yapmaya davet ediyoruz. İnanıyoruz ki, bu yönde gerekli yasal düzenlemelerin yapılması durumunda, güçlü rakipler birer birer katılım bankacılığı sektörüne adım atacak ve bu sayede sektörümüz daha da sağlıklı büyüyecek” diye konuştu.