Ana Sayfa Haberler IMF, Dünya Ek...

IMF, Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nu Yayınladı

20.04.2022 – IMF, Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nu yayınladı. Raporda, Rusya-Ukrayna savaşının ekonomik toparlanmayı sekteye uğrattığı ve savaşın bu sene ekonomik büyümeyi önemli ölçüde düşüreceği belirtilmekte.

Yakıt ve gıda fiyatlarındaki artışın en çok düşük gelirli ülke gruplarını etkileyeceği vurgulanmakta. Projeksiyonlara göre ise 2021’deki tahmini %6,1’lik küresel büyüme sonrası, büyüme hızı 2022 ve 2023’te %3,6’ya gerileyecek. Geçen rapor döneminde ise tahminler 2022 için %4,4 ve 2023 içinse %3,8’di. Ayrıca savaşın emtia fiyatlarını artırmasıyla enflasyona baskı yaptığı vurgulanmakta, bu sebeple enflasyon beklentileri de yukarı yönlü revize edilmekte. Gelişmiş ekonomilerde enflasyonun sene sonunda ortalama %5,7, gelişen ekonomiler içinse %8,7 olacağı tahmin edilmekte.

Türkiye ile ilgili projeksiyonlara baktığımızda ise IMF, 2022 için %2,7, 2023 için %3 ve 2024 için %3,7 büyüme beklemekte. Enflasyonda ise sene sonu TÜFE beklentisi %52,4, bir sonraki sene içinse %29,7. Cari açık/GSYH oranının bu sene %5,7 gerçekleşmesi, önümüzdeki sene ise %2’ye gerileyeceği tahmin edilmekte.

IMF 2022 ve 2023 Yılları için Ülkelerin Büyüme Tahminleri
IMF 2022 ve 2023 Yılları için Ülkelerin Büyüme Tahminleri

 

IMF Destek Fonu Onaylandı

04.08.2021 – IMF üyeleri dün SDR rezervleri aracılığıyla sağlanacak 650 milyar dolarlık destek fonunu onayladı. Türkiye’nin 6,5 milyar dolar rezerv elde etmesinin beklendiği SDR tahsisi 23 Ağustos’tan itibaren geçerli olacak.

IMF daha önce 2009’daki küresel mali krizin hemen ardından 250 milyar dolar tutarında SDR rezervi aracılığıyla destek sağlamıştı. Bir sonraki girişim 2020 başlarında pandemi döneminde yapılmıştı ancak en büyük üye olan ABD tarafından bu destek kaynağın en çok ihtiyaç duyulanlara değil, zenginlere ve Çin, Rusya, İran gibi ülkelere gideceği iddiasıyla vetolanmıştı.

Bu sene ise eski Fed Başkanı şimdi ise ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’ın uğraşlarıyla güçlü finansal pozisyona sahip üyelerden, kırılgan ve düşük gelirli ülkelere kaynak aktarımı opsiyonları eklenerek Fon’un Kongre onayı olmaksızın 650 milyar dolar kaynak ayırması sağlanabildi.

Rezervler, IMF’nin 190 üyesinin tümüne kotaları oranında tahsis edilirken, ABD Hazinesi’nin hesaplamalarına göre yaklaşık %70’i Türkiye’nin de dahil olduğu G20 grubuna, sadece %3’ü düşük gelirli ülkelere gidecek. Genel olarak, yeni SDR’lerin %58’i gelişmiş ekonomilere, %42’si yükselen ve gelişmekte olan ekonomilere gitmiş olacak. Bu da 650 milyar doların yaklaşık 21 milyar dolarının düşük gelirli, 212 milyar dolarının ise Çin dışındaki gelişmekte olan ülkelere gitmesi anlamına geliyor.

 

IMF, Türkiye İçin Büyüme Beklentisini Yükseltti

26.01.2021 – IMF Türkiye 2021 büyüme beklentisini %5’den %6’ya revize etti

IMF Türkiye ekonomisine ilişkin 4. Madde konsültasyonu kapsamındaki 2021 yılı denetiminin öncü bulgularını paylaştı. Kurum araştırma ve öngörülerine göre 2021 yılında Türkiye’de %6 büyüme, %3,5 cari açık bekliyor. Maliye politikasının hedefe yönelik ve geçici transferler yoluyla ekonomiyi destekleyici olarak kullanılması tavsiye ediliyor. 2022 yılından itibaren maliye politikasında sıkılaşma tavsiye ediliyor.

IMF Türkiye ekonomisinin 2021’de pozitif büyümeye devam etmesinin beklendiğini belirterek, ülke ekonomisinin bu yıl %6 oranında büyümesinin öngörüldüğünü bildirdi.  Parasal ve kredi genişlemesine odaklanan politika müdahalesinin ekonomik büyümeye ivme kattığına işaret edilen açıklamada, ancak aynı zamanda önceden var olan kırılganlıkları artırarak ekonomiyi iç ve dış risklere karşı daha duyarlı hale getirdiği ifade edildi.

IMF, hızlı para ve kredi büyümesinden uzaklaşan son politika dönüşü memnuniyetle karşılandığını, bu dönüşüm devam ederse ve geçici salgın odaklı ilave destek, orta vadeli mali konsolidasyon için güvenilir bir planın yanı sıra finans sektörü ve yapısal reformlarla birleştirilirse, tamponların daha hızlı şekilde yeniden oluşturulabileceği eklendi.

 

IMF’den Türkiye Açıklaması

10.04.2020 – IMF’den Türkiye açıklaması… Dün IMF İcra Direktörü Kristalina Georgieva, Türkiye dahil tüm üye ülkelerle yapıcı temasları olduğunu söyledi. IMF’den gelen bu açıklamaya piyasalar olumlu tepki verdi. MSCİ Türkiye Perşembe günü %4,9 yükselişle en çok değer kazanan gelişmekte olan borsalar arasında yer alıyor.

Türkiye’nin IMF’nin açacağı likidite penceresinden yararlanacağı söylentisi yükselişin ivme kazanmasında etkili oldu. Salgın sürecinde IMF ve Türkiye’nin nasıl bir işbirliği içinde olacağının detayları bilinmiyor.

 

IMF Nedir? Ne iş Yapar?

Uluslararası Para Fonu IMF (International Money Fund) küresel finans sisteminin istikrarlı işleyişini sağlayan Birleşmiş Milletler’in uzmanlaşmış kurumlarından biridir. IMF, halk arasında daha çok ekonomik sıkıntı çeken ülkelerin borç aldığı uluslararası banka olarak bilinir. Uluslararası Para Fonu, borç verdiği ülkeye söz konusu borcun geri ödemesini garantileyen bir ekonomi politikası (acı ilaç + reçete) uygulama zorunluluğa da getirmektedir.

IMF parasal konularda küresel işbirliğini arttırmak, mali istikrarı sağlamak, uluslararası ticareti kolaylaştırmak, yüksek istihdamı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi desteklemek ve tüm dünyada yoksulluğu azaltmak için çalışan, 187 üye devletin oluşturduğu bir kuruluş olarak kendini tanıtmaktadır.

IMF’nin kendi tüzüğü, yönetim yapısı ve mali kaynağı vardır. Üyeler, büyük ölçüde küresel ekonomideki göreli büyüklüklerine dayanan bir kota sistemi yoluyla temsil edilmektedir. IMF’nin merkezi ABD olup personeli 140’ı aşkın ülkeden gelmektedir.

Uluslararası Para Fonu IMF’nin Ortaya Çıkışı ve Kuruluşu

IMF, Temmuz 1944’te, ABD’nin New Hampshire Eyaleti’nde, Bretton Woods’ta yapılan bir Birleşmiş Milletler toplantısında, 1930’ların Büyük Bunalımına katkıda bulunan rekabetçi devalüasyonların yarattığı kısır döngünün tekrarını önleyecek bir ekonomik işbirliği çerçevesi inşa etmek amacıyla kurulmuştur.

IMF’nin resmi olarak ortaya çıkışı ise Aralık 1945’te 29 Üyesi tarafından Anlaşma Maddelerinin imzalanmasıyla olmuştur. Kuruluş, 1 Mart 1947’de fiilen faaliyete geçmiştir. Aynı yılın ilerleyen aylarında Fransa, IMF’den borç alan ilk ülke olmuştur.

IMF’nin üye sayısı 1950’lerin sonlarında ve 1960’larda, birçok Afrika ülkesinin bağımsızlığını ilan edip üyelik başvurusunda bulunmasıyla artmaya başlamıştır. 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılması ve 1991’de Sovyetler Birliği’nin dağılması, IMF’nin neredeyse evrensel bir kurum haline gelmesine olanak vermiştir. IMF’nin birlikte çalıştığı 187 üye ülke bulunmaktadır.

IMF’nin Görevleri (Misyonu) ve Hedefleri

IMF’nin temel misyonu, aşağıdaki üç yolla uluslararası sistemde istikrarın sağlanmasına yardımcı olmaktır:

•Küresel ekonomiyi ve üye ülkelerin ekonomilerini izlemek,
•Ödemeler dengesinde zorluk yaşayan ülkelere borç vermek
•Üyelere pratik yardım sunmak

IMF’nin Hedefleri

•Uluslararası parasal işbirliğini arttırmak,
•Mali istikrarı güvence altına almak,
•Uluslararası ticareti kolaylaştırmak,
•Yüksek istihdam oranlarını ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi desteklemek
•Dünya genelinde yoksulluğu azaltmak.

IMF’nin Yapısı

Üye sayısı: 187 ülke
Merkez: Washington, D.C.
Başkanı: Christine Lagarde (2011’den bu yana)
Yönetim Kurulu: Ülkeleri veya ülke gruplarını temsil eden 24 direktör Personel: 160 ülkeden yaklaşık 2.500 kişi Toplam kotalar (sermaye): 376 milyar USD (25/05/2011 itibariyle) Taahhüt edilmiş veya teminat gösterilmiş ek kaynaklar: 600 milyar USD

IMF Başkanı Kimdir?  Christine Lagarde

IMF Ne Yapar? IMF’nin Rolü ve Faaliyet Alanları

•Ekonomik trend analizlerine ve ülke temelindeki deneyimlere dayanarak hükümetlere ve merkez bankalarına tavsiyelerde bulunmak;

•Küresel, bölgesel ve bireysel ekonomilerin ve piyasaların izlenmesine dayanarak araştırmalar, istatistikler, tahminler ve analizler üretmek;

•Ülkelerin ekonomik zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olmak üzere borç vermek;

•Ekonomilerinin yönetimini iyileştirmelerinde ülkelere yardımcı olmak üzere teknik yardım ve eğitim sağlamak.

IMF’nin Para Kaynakları

•IMF’nin kaynakları genel olarak, ülkelerin üye olduklarında ödedikleri sermaye taahhütleri, yani kotalardan gelmektedir.
•Kotalar genel olarak her bir üye ülkenin ekonomisinin büyüklüğünü yansıtmaktadır. Kotalar, her bir üyenin sahip olduğu eşit birim oy sayısı ile birlikte, ülkelerin oy gücünü belirlemektedir.
•IMF iki devamlı çok taraflı borçlanma düzenlemesine sahiptir: Genişletilmiş Yeni Borçlanma Düzenlemeleri (NAB) ve Genel Borçlanma Düzenlemeleri (GAB). Halihazırda bu kapsamdaki toplam borçlanma kapasitesi 367,5 milyar SDR (yaklaşık 580 milyar USD)’dir.
Altın : IMF’nin altın mevcutları 90,5 milyon troy ons (2.814,1 metrik ton— yaklaşık 145 milyar USD değerinde) olup, IMF’yi dünyanın en büyük üçüncü resmi altın rezervi sahibi yapmaktadır.

Bir Ülke Ne Zaman IMF’den Borç Alır?

Bir üye ülke, bir ödemeler dengesi ihtiyacına sahipse (fiili veya potansiyel) , yani ileriye yönelik yeterli bir rezerv tamponunu muhafaza ederken net uluslararası ödemelerini karşılamak için uygun koşullarda yeterli finansman bulamıyorsa, IMF’den mali yardım talep edebilir.

IMF’den alınan borç, bir ülkenin ödemeler dengesini düzeltmek ve güçlü ekonomik büyüme için gerekli koşulları yeniden tesis etmek için yapmak zorunda olduğu reform ve politikalara uyumu kolaylaştıran bir tampon görevi görür.

IMF’nin Borç Verme Süreci Nasıl İşler?

Bir üye ülkeden gelen talep üzerine, IMF borcu çoğu zaman bir anlaşma çerçevesinde verilir; bu anlaşma ve düzenlemelerde ülkenin ödemeler dengesindeki sorunları çözmek için uygulamayı kabul ettiği belirli politikalar ve tedbirler yer alabilir.

Bir düzenleme çerçevesindeki ekonomik program, ülke tarafından IMF ile danışma içerisinde hazırlanır ve bir “Niyet Mektubu” ile IMF’nin Yönetim Kuruluna sunulur.

Düzenlemenin Kurul tarafından onaylanmasından sonra, borç çoğu zaman programın uygulanmasına paralel bir şekilde, aşamalı taksitler şeklinde serbest bırakılır. Bazı düzenlemeler ülkelere IMF mali kaynaklarına tek seferde peşin erişim de sağlayabilir.

IMF Nasıl Borç Verir? IMF’nin Araçları

Stand-by düzenlemeleri: IMF’nin ödemeler dengesi sorunları yaşayan yükselen pazar ülkelerine yönelik başlıca borçlandırma aracıdır.

Genişletilmiş Fon Kolaylığı: Ülkelerin kısmen makroekonomik dengesizliklere göre düzeltilmesi daha uzun sürebilecek yapısal sorunlardan kaynaklanan ödemeler dengesi zorluklarını ele almalarına yardımcı olmak için kullanılır.

Kredi hatları: Esnek Kredi Hattı ve İhtiyati Kredi Hattı, güçlü temellere ve sağlam politikalara sahip olan ve ödemeler dengesinde yakın bir baskı altında olmayan ülkeler içindir.

Düşük gelirli ülkelere borç verme: IMF, ödemeler dengesi sorununun mahiyetine bağlı olarak değişen, düşük gelirli ülkelere yönelik çeşitli kredi kolaylıkları sunmaktadır. İmtiyazlı finansman koşullarının sunulduğu bu düzenlemelerde faiz oranı halihazırda yüzde sıfır olarak belirlenmiştir.

Kota: 1191,3 milyon SDR (toplamın yüzde 0,55’i). Kotaların gözden geçirilmesi bağlamında 4.659 milyon SDR (toplamın yüzde 0,98’i)’ye yükselecek. (2011 itibari ile)

IMF’nin Türkiye’deki çalışmalarının kapsamı nedir?

•Madde IV Konsültasyonları IMF’nin tüm üye ülkelerle ve Türkiye ile her yıl gerçekleştirdiği, ekonomik ve mali politikalara ilişkin diyalog.

•G-20 bağlamında Türkiye’yi de içeren ekonomik politika diyaloğu.
•Türkiye’nin IMF Mali Sektör Değerlendirme Programına katılımı.
•Türk yetkililerin ekonomi, finans ve istatistik alanlarında teknik konularda eğitilmesi.

•Birçok ülke ve Türkiye ile araştırma ve analitik çalışmaların paylaşılması.

Ankara’daki IMF Ofisinin faaliyetleri nelerdir?

•Ekonomik ve mali konularda Türk makamlarıyla düzenli politika ve teknik tartışmaları. İrtibat halinde olunan başlıca kurumlar arasında Hazine, Maliye Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu yer almaktadır.

•IMF yetkilileri ile Türk otoriteler arasında toplantıların koordine edilmesi.
•Türkiye’deki durumu daha iyi anlamak için sivil toplum ve özel sektör gruplarıyla toplantılar.
•IMF’nin küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisi hakkındaki görüşlerini açıklamaya yönelik kamu sunumları.