Ana Sayfa Haberler İndirimli Ele...

İndirimli Elektrik İçin Son Başvuru Tarihi 29 Nisan

18.04.2022 – Yükselen enerji fiyatları nedeniyle kış aylarında doğal gaz ve elektrik faturaları vatandaşların en önemli gündem maddeleri arasında yer almıştı. Sıcaklıkların yavaş yavaş artmasıyla ısınma için doğal gaz kullanımı düşerken yaz aylarında doğal gaz faturalarının yerini elektrik faturaları alacak. Zira ortalama bir klimanın bir saatlik elektrik faturası 5 lirayı aşarken elektrik tedarikçileri karşılaştırma ve değiştirme sitesi encazip.com, 2022 yılında tedarikçi değiştirerek faturalarda yüzde 39’a kadar tasarruf edildiğinin altını çizdi ve yaz aylarında yükselecek faturalar için özellikle esnafın şimdiden tedarikçi değiştirerek önlemini alması gerektiğini açıkladı.

Elektrik ve doğal gaz fiyatları yılbaşından itibaren gündemdeki yerini koruyor. Hava sıcaklıklarının yükselmesiyle doğal gaz faturalarının düşmesini bekleyen tüketiciler, yaz aylarında artan klima kullanımıyla yükselecek elektrik faturaları ile karşılaşacak. Zira geçtiğimiz yaz tedarikçi değiştirmemiş bir iş yeri için bir klimanın bir saatlik elektrik faturası 2 TL’yken bu rakam bu yaz için 5,5 TL olacak. Ev tüketicileri için ise geçtiğimiz yıl 1,6 TL olan bir saatlik klima kullanımının faturası bu yaz en az 3,8 TL gelecek. Kısacası kış aylarında yüksek gelen doğal gaz faturaları düşerken yerini elektrik faturalarına bırakacak. Klimalara ilave olarak kullanımı yaygınlaşacak dondurucular ve görece tüketimi artacak buzdolaplarının elektrik faturalarına eklenmesiyle birlikte elektrik faturaları yükselişe geçecek. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma ve değiştirme sitesi encazip.com, yaz aylarında artacak elektrik faturalarını düşürmek için özellikle esnafın ve sanayicinin şimdiden önlem alarak elektrik tedarikçisini değiştirmesinin ve daha ucuz bir fiyattan elektrik kullanmaya başlaması gerektiğini açıkladı. İndirimli elektrik başvurusu yapmak için son tarih ise 29 Nisan.

   

Klimanın saatlik masrafı 5,5 TL

Turistik otellerden market sahibi küçük esnafa, evlerden ofislere kadar tüm tüketiciler için yaz aylarında olmazsa olmaz konumundaki klimalar, zaten yüksek gelen elektrik faturalarını daha da arttıracak. Elektrikte çapraz sübvansiyon uygulamasıyla sanayi ve iş yeri sahipleri, ev abonelerinden çok daha yüksek fiyatlarla elektrik kullanmaya devam ederken klima giderlerinin de havanın ısınmasıyla birlikte artması, özellikle ev dışı abone gruplarındaki faturaların belirgin şekilde yükselmesine neden olacak. Diğer mevsimsel etkenlerle birlikte yaz ayları tüm Türkiye’de yılın en yüksek elektrik tüketiminin gerçekleştiği aylar olarak öne çıkıyor. Ufak bir işletmede kullanılan ortalama bir klimanın saatlik maliyeti 5,5 TL olurken, biraz daha büyük, restoran benzeri bir iş yerinde bir saatlik klima maliyeti ortalama 57 TL olacak. Sadece mesai saatleri içinde küçük işletmede çalışan bir klimanın aylık elektrik faturasına ek maliyeti 1700 TL’nin üzerinde olacak. Daha büyük bir alana sahip restoranlar da ise sadece klimalar nedeniyle elektrik faturaları 17 bin TL’ye kadar artış gösterecek. AVM’ler ve özellikle turistik oteller için bu maliyetler milyonlar seviyesine gelebilir. 

 

Dondurma dolapları küçük esnafı zorlayacak 

Küçük esnaf için klimaya ilave olarak derin dondurucu ve buzdolabı maliyetleri de artış gösterecek. Özellikle bakkallar 7/24 açık kalması gereken dondurma dolaplarının elektrik giderlerine etkisinin ne olacağını şimdiden düşünüyor. Sürekli çalışır vaziyette kalması gereken dondurma dolapları yüksek elektrik tüketimine sahip. Sadece dondurma dolaplarının bir aylık elektrik maliyeti ortalama 480 TL. Ayrıca temmuz ayında elektrik fiyatlarına gelmesi beklenen zamla maliyetler daha da artacak. Esnaf bu durum için şimdiden çözüm yolları ararken bazılarının ise çözümü dondurma satmamakta bulabileceği konuşuluyor. 

 

Meskenlerde de doğal gaz faturasının yerini klima alacak 

Sıcaklık artışlarına paralel olarak özellikle Türkiye’nin sıcak bölgeleri şimdiden kombileri kapatmış durumda. Kombiden tasarruf yapmak isteyen tüketicileri bekleyen bir başka kalem meskenler için de klimalar olacak. Doğal gaz giderleri azalırkenklimayla birlikte elektrik faturaları yükselecek. Özellikle Antalya, Adana, İzmir gibi sıcak şehirlerde klima giderleri doğal gaz faturalarını katlayacak. Örneğin, bir evde klima her gün, günde 8 saat çalıştırıldığında klima kullanımı ile yüksek kademede tüketim gerçekleşerek bu, ortalama 950 TL olarak faturaya yansıyacak. 

 

Haziranda indirimli elektrik için son başvuru tarihi 29 Nisan

Elektrik tedarikçisi değişiklikleri Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlenmiş mevzuat kapsamında gerçekleştiriliyor. Bu doğrultuda tedarikçi değişiklikleri aylık dönemler için yapılırken, haziran ayı için başvurular şu anda açılmış durumda. Haziranda indirimli elektrik kullanmak için son başvuru tarihi 29 Nisan. Ancak işlemlerin doğru ve zamanında tamamlanması için tüketicilerin mutlaka birkaç gün önceden başvuru yapması öneriliyor.

  

Esnaflar ve iş yerleri tedarikçi değişikliğiyle indirimli elektrik kullanabilir

İş yeri sahipleri ve sanayi kuruluşları, elektrik tedarikçisini değiştirerek elektrik faturalarından tasarruf edebilir. Şimdilik daha çok üst kademede elektrik tüketen tüketicilerin maliyet bazlı tarifelerle tasarruf şansı yakaladığı tedarikçi değiştirme işlemi; piyasasının önümüzdeki aylarda hızlanması ve talebin de artmasıyla birlikte düşük tüketim gerçekleştiren tüketicilerin de önemli bir tasarruf yöntemi haline gelecek. Tüketiciler encazip.com’a gelerek tedarikçi değişikliği gerçekleştirebiliyor. Elektrik tedarikçisi değiştiren abonelerin sayısı ise giderek artıyor. Mart ayında piyasadaki gelişmelere paralel olarak ev tüketicileri de elektrik tedarikçisi değiştirmeye başladı. encazip.com’un verilerine göre, elektrik piyasasında tedarikçi değiştiren tüketicilerin sayısının artması, piyasada rekabetin yeniden gelişmeye başladığının habercisi ve bu artışın devam etmesi halinde tüm tüketicilerin görece daha ucuz elektrik kullanabilmesi mümkün olacak. 

 

Elektrik tedarikçisi değişikliği ile indirimli elektrik dönemi yeniden başladı, ocak ayında tasarruf yüzde 39’a ulaştı

Bu durumu değerlendiren enerji ekonomisti ve encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, şunları söyledi: 

“Elektrik piyasası aslında serbest bir piyasa ve tüketiciler cep telefonu operatörü değiştirir gibi elektrik tedarikçisi değiştirebilir. Elektrik fiyatlarında zam olduğu duyulduğunda hepimiz bunu endişe ile karşılıyoruz. Ancak serbest bir piyasa olması nedeniyle her zaman için daha ucuz fiyatlı elektrik mümkün. Elektrik tedarikçileri her koşulda tüketicilere daha ucuz fiyatlı elektrik sağlayabiliyor. Önceleri bu tasarruflar direkt olarak sabit fiyat veya sabit indirim şeklinde olurken sektörde artan belirsizlikten dolayı elektrik maliyetleri endeksli tarifeler daha revaçta. Tedarikçiler piyasa elektrik maliyetlerinin üzerine makul bir kar oranı ekleyerek bunu şeffaf bir şekilde tüketiciye sunuyor, tüketici de en cazip olanı seçip hemen tedarikçi değiştirebiliyor. Örneğin, ön ödeme koşulu ile maliyetin bile altında fiyat sunan tedarikçiler mevcut. Bu tip tarife seçen tüketiciler ortalamada ocak ayında yüzde 39, şubat ayında yüzde 30 ve mart ayında yüzde 13 tasarruf etti. Bu sistemde elektrik borsasındaki elektrik fiyatları baz alındığından dolayı kimi aylarda tasarruf daha düşük, kimi aylarda daha yüksek oluyor. Tüketicilerin bu sistemde 12 aylık tasarruflarını düşünmeleri elzem.”

Elektrik Faturaları Nasıl Okunur? Kademeli Tarifenin Detayları

Elektriğe gelen zamlar ve yeni düzenlemelerle birlikte vatandaşların kafası karışmaya devam ediyor. Birkaç kez değişen Kademeli Elektrik Tarifesinin birim fiyat uygulamasının limiti son olarak aylık 240 kWh olarak belirlendi. Faturalardan TRT payı ve enerji fonu kaldırıldı. Peki, bu değişiklikler faturaları nasıl etkiliyor? Elektrik tedarikçileri karşılaştırma ve değiştirme sitesi encazip.com, faturalarda yer alan kalemlerin nasıl okunacağıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

 

14.03.2022 – Elektrik faturaları her ay gündem konusu olmaya devam ediyor. Gelen zamlar ve yeni Kademeli Elektrik Tarifesi ile birlikte vatandaşların kafası daha da karışmış durumda. Vatandaşlar bir yandan tasarrufun yollarını araştırırken bir yandan da faturaların nasıl hesaplanacağını merak ediyor. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma ve değiştirme sitesi encazip.com, faturalarda yer alan kalemlerin nasıl okunacağıyla ilgili detayları paylaştı. encazip.com’un açıklamasına göre, düşük kademeli elektrik faturalarında görülen tutarın yüzde 63’ü aktif enerji bedeliyken geri kalan yüzde 37’lik kısım ise dağıtım bedeli ile vergilerden oluşuyor. 

 

240 kWh üstünde yapılan tüketim 1,89 TL’den hesaplanıyor

Yılbaşından itibaren uygulanmaya başlayan Kademeli Elektrik Tarifesi ve dolar kurunun yükselmesi kaynaklı elektrik birim fiyatına yapılan zam, vatandaşın kafasını oldukça meşgul etti. Kademeli tarife limiti açıklandıktan sonra iki kez daha değişiklik yapıldı. Öncelikle ayda 180 kWh saat üzerinde elektrik tüketenlere uygulanacak yüksek birim fiyat uygulamasının limiti, faturaların çok yüksek gelmesi üzerine 210 kWh’e çekildi. Son olarak şubat ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı açıklamaya göre, birim fiyat uygulamasının limiti 240 kWh olarak belirlendi. Yeni Kademeli Elektrik Tarifesi ile ayda 240 kWh saat altında yapılan elektrik tüketimi 1,26 TL’den, 240 kWh üstünde yapılan tüketim ise 1,89 TL’den hesaplanmaya başlandı. Bu da günlük tüketimi 8 kWh’in altında kalan her elektrik abonesinin belirlenen limite göre alt kademede yer aldığını gösteriyor. Ocak ve şubat ayında kabarık gelen faturalar, kademe limitinin 240 kWh’e yükseltilmesiyle biraz olsun rahatlayacak gibi görünüyor.

 

Elektrik faturasındaki değişiklikler

Elektrik faturasındaki TRT payı ve enerji fonu kaldırıldı. Faturadaki kalemler tüketim bedeli, dağıtım bedeli ve belediye tüketim vergisi olmak üzere üçe düşürüldü. Elektrik enerjisinin tüketiciye maliyetini ise birçok faktör etkiliyor. Aktif enerji bedeli belirlenirken hammadde maliyetleri ve işletme giderleri gibi birçok kalem etkili olurken dağıtım şirketlerinin giderleri için belirlenen oranda dağıtım bedeli, elektrik tüketim vergisi ve Katma Değer Vergisi (KDV) de faturalara yansıtılan kalemlerden. Dağıtım bedeli, enerjinin tüketiciye taşınma maliyeti anlamına geliyor. Her elektrik dağıtım şirketi, abonelere elektrik iletmek üzere alt yapısını kendi hazırlıyor. İletim sistemindeki alt yapının kurulması, bakımı ve elektriğin ulaşımı dağıtım firmasının görevi. Bu hizmet karşılığında tahsil edilecek tutar ise EPDK tarafından ‘Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği’nce belirleniyor. Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, elektrik ve havagazı tüketim vergisinin oranı, vergiye tabi tüketilen elektrik ve havagazının satış bedeli üzerinden yüzde 5’idir. 1 Mart’ta Resmî Gazetede yayımlanan 5249 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile mesken ve tarımsal sulama amaçlı elektrik teslimlerinde KDV oranı yüzde ise 8’e indirildi. Tüm bu kalemler toplanınca elektrik faturasını oluşturuyor. 

 

Tüketici elektrik faturasını anlayabilir mi

Tüketicinin elektrik faturasında gördüğü enerji bedeli, aktif elektrik ile dağıtım bedelinin toplamı, gerisi ise vergi kalemi olarak faturaya yansıyor. Elektrik faturasını anlamak için her kalemle ilgili ayrıntılı bilgi sahibi olmak ve aslında mevzuatı bilmek gerekiyor. Ancak elektrik tüketicileri encazip.com’u ziyaret ederek abone grubu bilgisi ile aylık tükettiği elektrik miktarını girip elektrik faturası hesaplama modülünden aylık elektrik faturasını hesaplayabilir. Ayrıca faturadaki her kalemi de ayrıntılı şekilde görebilir. 

 

Tedarikçi değişikliği faturaları rahatlatacak

Enerji Piyasası 2013’ten beri serbest, tüketiciler cep telefonu operatörü değiştirir gibi istediği elektrik tedarikçisine geçiş yapabiliyor. Ancak bu zamana kadar mesken aboneleri için tedarikçiler tarafından cazip fiyatlı teklifler sunulmadığından tedarikçi değişikliği daha çok iş yeri ve sanayi aboneleri için kârlıydı. 2022 yılının ilk çeyreğinde atılan birkaç adım, elektrik piyasasında canlanmaya neden olmaya başlarken tedarikçi firmalar mesken abonelerine de görece cazip fiyatlardan teklif sunmaya başladı. Yakında herkes elektrik tedarikçisini değiştirip daha cazip fiyattan elektrik kullanmaya başlayacak. 

Elektrik Faturalarında Devrim Yüksek Zam Oranıyla Geldi (!)

01.01.2022 – Bir süredir gündemde olan ve tüm vatandaşları ilgilendiren kademeli elektrik tarifesi, 2021’in son Resmî Gazetesi’nde yayımlanan kararla yürürlüğe girdi. Kademeli elektrik tarifesi uygulamasından 38 milyonun üzerinde hanenin elektrik faturası direkt olarak etkilenecek. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com, kademeli elektrik tarifesinin detaylarını ve yüzde 50 ile yüzde 127 arasında değişen zam oranlarının elektrik faturalarına nasıl yansıyacağını aktardı.

Tüm dünyada artan enerji fiyatlarının, yükselen döviz kurunun ve ertelenen elektrik zamlarının etkileri tüketicilere yeni yansıdı. 1 Ocak’tan itibaren geçerli olan elektrik tarifelerine göre elektrik tedarikçisi değiştirmemiş tüketiciler için elektrik fiyatları iş yerlerinde yüzde 127, evlerde ise yüzde 49,6 ile yüzde 125 arasında zamlandı. Evlerin hissedeceği zam oranı tüketime göre değişecek. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com, elektrik zamlarını ve evler için uygulanacak yeni kademeli elektrik tarifesi sisteminin detaylarını anlattı.

Aylık 137 TL fatura ödeyen artık 205 TL ödeyecek 

Elektrik maliyetleri 2021 yılının başına göre yüzde 141’lik artış göstermiş ancak bu maliyet artışı uzun bir süre tüketicilere yansıtılmamıştı. Tüketicilerin maliyetlerdeki artışlardan daha az etkilenmesi ve ev elektrik tüketiminde tasarrufun teşvik edilmesi amacıyla 1 Ocak’tan itibaren kademeli elektrik tarifesi uygulamasına geçildi. Bu uygulamaya göre geçtiğimiz aralık ayında 137 TL elektrik faturası tutarına karşılık gelen tüketime kadar tüm tüketiciler düşük kademeli tarife birim fiyatından faturalandırılacak. Bu tutarın üzerindeki tüketimler için ise yüksek kademeli tarife birim fiyatı uygulanacak. Düşük kademeli elektrik birim fiyatı geçtiğimiz ayın fiyatlarına göre yüzde 49,6, yüksek kademeli elektrik birim fiyatı ise yüzde 125 daha yüksek olacak. Buna göre geçtiğimiz ay 137 TL fatura ödeyen tüketicilerin tüketiminin tamamı düşük kademede olacak ve bu tüketicilerin elektrik faturası ocak ayında 205 TL gelecek.

Kademeli elektrik tarifesi nedir? 

Kademeli elektrik tarifesi, aylık 150kWh tüketime kadar olan ev elektrik tüketimlerinin düşük kademe birim fiyatından, bu tüketimi geçen tüketimlerin ise yüksek kademe birim fiyatından faturalandırılmasını sağlayacak. 2022 yılının Ocak, Şubat ve Mart aylarını kapsayan birinci çeyrek döneminde 38 milyon hane için 150kWh’ye kadar olan tüketimler kilovatsaat başına vergiler dahil 1,37 TL’den faturalandırılacak, bunun üzerindeki her kilovatsaat tüketim için uygulanacak birim fiyat 2,06 TL olacak. Bu uygulama alçak gerilim mesken abone grubundaki 38 milyonun üzerindeki hane için 1 Ocak itibarıyla devreye girdi.

Sınır 205 TL, bunun üzerinde tüketimde fatura can yakacak 

Düşük kademede kalan tüketicilerin elektrik faturaları yüzde 49,6 artarken, limiti geçen tüketiciler için yüksek birim fiyat sadece limiti geçen tüketim için uygulanacak. Geçtiğimiz aralık ayında 500 TL fatura ödeyen bir ev tüketicisinin ocak ayında gelecek faturasının düşük tüketimli bölümü 205 TL olacakken, yüksek tüketimli kademede kalan kısmı için fatura 815 TL olacak ve aralık ayında 500 TL olan fatura ocak ayında 1020 TL olacak.

Tedarikçi değiştirmek yeniden mümkün hale gelecek 

Elektrik maliyetlerinin uzun bir süredir ulusal tarife birim fiyatının üstünde kalmış olması nedeniyle serbest piyasa dinamikleri yeterince çalışmamış, serbest tüketici uygulaması olarak bilinen ve cep telefonu operatörü değiştirir gibi elektrik tedarikçisi değiştirme uygulamasının önü tıkanmıştı. Serbest piyasa dinamiklerinin çalışmaması nedeniyle artan elektrik maliyetleri devletin sırtına yüklenmiş ve nihayetinde dolaylı olarak vatandaşın cebinden çıkar hale gelmişti. Bu süreçte 5 milyona yaklaşan tedarikçi değişikliği sayısı 100 binler seviyesine kadar düşmüş, düşüşle birlikte devletin, aslında vatandaşların ödediği vergilerin üzerindeki yük iyice artmıştı. Yeni uygulama ile evler dahil tüm abone grubundaki tüketiciler için elektrik tedarikçisi değiştirmek mümkün hale gelecek, piyasa dinamiklerinin iyi işlemesiyle birlikte orta vadede elektrik maliyetlerinde ve tüketicilerin ödedikleri elektrik faturalarında düşüş olacak.

TRT Payı faturalardan kaldırıldı 

Elektrik faturalarındaki bir diğer radikal değişiklik ise TRT payının kaldırılması olarak öne çıktı. 100 TL’lik bir elektrik faturasının yalnızca 1 TL’lik kısmı TRT payına denk geliyordu ancak elektrik faturalarından TRT payı tahsil edilmesi kamuoyunda tepki ile karşılanıyordu. Tepki çeken uygulamanın ocak ayından itibaren kaldırılması sembolik açıdan önemli görülüyor.

Serbest piyasa dinamiklerinin çalışması ile elektrik faturaları düşecek 

Yeni kademeli elektrik tarifesi uygulamasını ve elektrik zamlarını değerlendiren encazip.com kurucusu Çağada Kırım, elektrik piyasasının artık özelleştiğinin ve serbest bir piyasa olduğunun altını çizerek, rekabetçi piyasa yapısının yeniden oluşturulmasının kazananının tüketiciler olacağını ifade etti. Elektrik zammı ifadesinin ise tekel yapısından kalma bir jargon olduğunu vurgulayan Kırım, sözlerine şu şekilde devam etti: “2001 yılında elektrik piyasasında serbestleşme başladı ve günümüzde piyasanın neredeyse tamamı serbestleşti. Artık elektrik üreticileri fiyatların serbestçe belirlendiği piyasada ürettikleri enerjiyi satıyor, yani maliyetler serbest piyasada belirleniyor. Maliyetlerin serbest belirlendiği bir piyasada tüketici fiyatlarının devlet tarafından belirlenmesi mümkün değildir. Yine de özellikle 2018 yılından itibaren tüketici elektrik fiyatları ciddi anlamda düşük tutulmuş ancak bu durum sürdürülebilir olmamıştı. Elektrik faturalarının çok arttığı, benzer artışların tüm Avrupa ülkelerinde yaşandığı doğru. Ancak toplum olarak elektrik piyasasının serbestleştiğini anlamalı ve elektrik zamlarının devlet tarafından yapılmadığını kabul etmeliyiz. Çünkü elektrik piyasasındaki fiyat belirlemeleri örneğin köprü geçiş ücretlerinin belirlenme mekanizmasından çok daha farklı. Sonuç olarak uzun süredir toplum tepkisi çekincesiyle elektrik fiyatlarına zamanında yapılmayan maliyet bazlı fiyat değişikliklerinin tüketiciye yansımasının çok daha büyük olduğunu an itibariyle tecrübe ediyoruz.”

Elektriğe “Sessiz Zam” Yapıldı

25.10.2021 – Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), geçtiğimiz cuma günü Resmi Gazete’de yayımlanan kararla “Son Kaynak Tedarik Tarifesi” adı verilen ve tüketici elektrik fiyatının maliyet bazlı olarak anlık değiştiği tarifenin kapsamını, 1 Ocak’tan itibaren geçerli olmak üzere aylık 300 bin TL fatura ödeyen kullanıcılara kadar düşürdü. Böylece bu kapsama dâhil edilen tüketicilerin elektrik fiyatlarına, Ekim ayı verilerine göre en az yüzde 10 zam yapılmış oldu. Bu karar, düşük tüketimli tüketiciyi direkt olarak etkilemeyecek olsa da üreticilerin ve iş yerlerinin girdi maliyetini artırarak son tüketici ürünlerinde fiyatların artmasına neden olacak. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma ve değiştirme sitesi encazip.com, elektriğe yapılan sessiz zammı değerlendirdi.

Elektrik maliyetlerindeki artışlar kademeli olarak tüketicilere yansımaya başladı. Elektrik tedarikçisini değiştirmemiş yüksek tüketimli tüketicilere uygulanan ve Son Kaynak Tedarik Tarifesi adı verilen tarifenin elektrik fiyatları, diğer tüketicilere uygulanan ulusal tarifelerden farklı olarak belirleniyor. İlgili dönemdeki net elektrik tedarik maliyetinin üzerine yüzde 9,38’lik marj eklenerek belirlenen bu tarifeler, önceki dönemde aylık faturası 700 bin TL olan tüketicileri kapsıyordu. EPDK’nin son aldığı kararla birlikte bu kapsam aylık 300 bin TL fatura tutarına düşürüldü. 1 Ocak’tan itibaren geçerli olacak bu karar, daha fazla üreticinin ve iş yerinin çok daha yüksek fiyattan elektrik kullanmasına neden olacak.

Elektrik maliyetleri yılbaşından bugüne yüzde 83 arttı

Elektrik maliyetlerindeki artışlar gündemdeki sıcaklığını koruyor. Elektrik tarifeleri karşılaştırma sitesi encazip.com’un yaptığı analize göre bu yılın Ocak ayında elektrik piyasasında 0,406 TL olan net elektrik tedarik maliyeti, Ekim ayının ilk 25 günü ortalamasında 0,742 TL’ye ulaşarak yıl içinde yüzde 83’lük artış gösterdi. Bu artışın sebeplerinin başında özellikle kömür ve diğer kaynaklarındaki fiyat artışı ile kurdaki hızlı artış geldi.

Elektrik maliyetleri daha da artacak

EPDK tarafından bu ay alınan bir diğer kararla elektrik piyasasındaki tavan fiyat uygulamasında güncellemeye gidildi. Elektrik fiyatlarının belirlendiği piyasada önceki dönem için kilovatsaat başına 0,718 TL olan tavan fiyat, bu kararla birlikte bu ay için 1,078 TL’ye yükseltildi. Karara göre tavan fiyatlar, ilgili dönemden önceki 12 ayın elektrik maliyetleri baz alınarak belirlenecek. Son 12 ayda elektrik maliyetlerinin ciddi bir artış eğiliminde olması tavan fiyatın da her ay yükselmesine neden olacak. Diğer taraftan döviz kurlarında yaşanan hızlı artışın, yaklaşık yüzde 70’i dövize endeksli olan elektrik piyasasındaki maliyetlere etkisinin ciddi derecede olumsuz olması bekleniyor.

Üretici elektriğine sessizce yüzde 10 zam yapılmış oldu

Elektrik maliyetlerindeki artış, ayda 700 bin TL ve üzerinde elektrik tüketimi olan tüketicilere yansımıştı. encazip.com’un analizine göre bu tüketicilerin elektrik faturaları, Ekim ayındaki güncel maliyetler baz alındığında önceki aya göre yaklaşık yüzde 15 daha yüksek gelecek. Kapsamı genişleyen Son Kaynak Tedarik Tarifesi artık aylık 300 bin TL ve üzerinde fatura ödeyen elektrik kullanıcılarını da kapsayacağından önümüzdeki dönemde çok daha fazla üretici ve iş yeri, piyasada artış gösteren elektrik maliyetlerinden etkilenecek. Yeni uygulama 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe girecek ve Ekim ayının ilk 25 günlük piyasa fiyatlarına göre dağıtım bedeli ve vergilerin sabit kalması durumunda, bu tüketicilerin elektrik faturaları en az yüzde 10 daha yüksek gelecek.

Artan maliyetler yine üreticinin sırtına yüklendi

Bu uygulama ile birlikte elektrik maliyetlerindeki artışlar, üreticilere ve iş yerlerine yüklenecek ve düşük tüketimli tüketicilere uygulanacak elektrik fiyatları daha kontrol edilebilir seviyede olacak. Fakat bu değişiklik, üretici girdi maliyetlerini ciddi şekilde artıracağından tüketici ürünlerinin fiyatları bundan olumsuz etkilenecek ve gerçek etki yine tüketici tarafından hissedilecek.

Elektrik fiyatlarının artmasının asıl sebebi yüksek kur

Elektrik piyasasındaki son gelişmeleri ve fiyat artışlarını değerlendiren encazip.com’un kurucusu Çağada KIRIM, “Elektrik maliyetleri tüm dünyada rekor üstüne rekor kırıyor. Ülkemiz piyasasında, özellikle doğal gaz tarifelerinin belirleniş şekli nedeniyle global enerji krizi daha sınırlı hissediliyor. Ancak diğer taraftan yaklaşık yüzde 70 oranında dövize bağlı olan piyasamızda, yüksek kurun etkisi oldukça sert hissediliyor.” şeklinde konuştu.

Yüksek üretici fiyatının gerçek mağduru hane halkı olur

Maliyetlerdeki artışların tüketicilere yansıtılmasındaki adaletsizliğin en çok hane halkına zarar vereceğinin altını çizen Kırım, sözlerine şu şekilde devam etti: “Son Kaynak Tedarik Tarifesi kapsamındaki tüketicilerin sayısının artması, daha çok üretici ve iş yeri için daha yüksek elektrik faturası anlamına geliyor. Zira bu tarife direkt olarak piyasa maliyetlerine bağlı olarak belirlendiğinden kapsam dâhilindeki kullanıcıların elektrik fiyatları, maliyet artışlarından direkt etkileniyor. Böylece artan elektrik maliyetleri iş yerleri ve üreticilere yüklenirken hane halkının elektrik faturalarının daha düşük tutulması hedefleniyor. Bu yaklaşım ilk bakışta doğru gibi gözükse de aslında hem tüketici hem de ülke ekonomisi için oldukça tehlikeli. Meskenler için elektrik fiyatları düşük olsa da gerekli zammın üreticiye yansıtılması ile üretim maliyetleri artıyor ve böylece tüm tüketim ürünlerinin fiyatı artıyor. Elektrik maliyetlerinin tüm abone gruplarına eşit olarak yansıtılması ile hane halkı görece yüksek elektrik faturası ödeyecek olsa da diğer tüketici ürünlerindeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçilebilir.”

Ekim Ayında En Az Yüzde 20’lik Elektrik Zammı Bekleniyor

02.09.2021 – Geçtiğimiz ağustos ayında yüksek elektrik faturaları tüketicilerin en önemli gündemlerinden biriydi. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma internet sitesi encazip.com, fiyatların neden bu kadar arttığıyla ilgili merak edilenleri kamuoyu ile paylaştı. Ekim ayında tüketicilere etki edecek fiyat artışına kesin gözüyle bakıldığını aktaran encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, “Piyasa koşulları gözetildiğinde ekim ayında yapılması beklenen artışın en az yüzde 20 olması gerektiğini hesaplıyoruz” dedi. 

Geride bıraktığımız ağustos ayının gündemden düşmeyen konularından biri de elektrik faturaları oldu. Peki, elektrik fiyatları neden yükseliyor? Yeniden zam gelir mi? Ekim ayında faturalarda nasıl bir artış bekleniyor? Elektrik tedarikçileri karşılaştırma internet sitesi encazip.com, herkesin merak ettiği bu soruları yanıtladı. encazip.com’un tahminlerine göre, önümüzdeki dönemde de elektrik fiyatları gündemde önemli bir yer tutmaya devam edecek.  Çünkü ekim ayında elektrik fiyatlarında en az yüzde 20 oranında bir zamma neredeyse kesin gözüyle bakılıyor. Bunun arkasında yatan sebep ise artan elektrik talebi ve kurdaki artış.

Elektrik tüketimi Temmuz’dan itibaren ciddi oranda artış gösterdi

Ülkemizdeki elektrik tüketimi özellikle temmuz ve ağustos aylarında rekor seviyelere yükseldi. Bu iki ayı kapsayan dönemde, toplam elektrik tüketimi 57.655 GWh seviyesine geldi. Bu tüketim, geçtiğimiz yıla göre yüzde 8,3’lük artış anlamına gelirken 2019 yılına göre yüzde 11, 2018 yılına göre ise yüzde 8’lik bir artış demek. Artan elektrik talebinin karşılanması için daha fazla santral, sisteme dahil edildi. Çoğunluğu yabancı kaynaklı yakıtlı olan bu santrallerin devreye girmesinin, kurdaki yükselişle aynı döneme denk gelmesi ise elektrik tedarik maliyetlerini ciddi oranda artırdı.

Piyasa fiyatları yüzde 57 arttı, tüketiciye henüz yüzde 30 yansıdı

Serbest piyasadaki elektrik tedarik fiyatları geçtiğimiz temmuz ayından itibaren ciddi oranda arttı. 2021 yılı Ocak ayı elektrik maliyetleri net 0,40522 TL iken temmuz ve ağustos ayı toplam net elektrik tedarik maliyeti ortalaması yüzde 55’lik artışla 0,62956 TL oldu. Geçtiğimiz yılın Temmuz-Ağustos dönemi ile kıyaslandığında ise artış oranının yüzde 57 olduğu görüldü. Artan tedarik maliyeti direkt olarak tüketicilere yapılan elektrik tedarikinin maliyetine etki etse de şimdiye kadar ulusal tarifeler, bu artışı daha yavaş yansıtacak şekilde düzenlendi. Geçtiğimiz 12 aylık dönemde yaklaşık yüzde 62 artan elektrik maliyetlerine karşı, tüketici elektrik fiyatlarındaki artış yüzde 30 seviyesinde kaldı.

Ev elektrik fiyatlarına gereken zam en az yüzde 40

İş yerlerine kıyasla ev elektrik fiyatlarında durum bir hayli karışık. İş yerleri şu anda evlere göre yüzde 33 daha yüksek fiyattan elektrik kullanıyor. Ancak tedarik maliyetleri tarafında abone grubuna göre ciddi bir fark ortaya çıkmıyor, her abone grubu için benzer maliyetler oluşuyor. Şu anda mesken abone grubundaki ev tüketicilerine uygulanan birim fiyat, enerji maliyetlerinin yüzde 38 altında. Bu durum, iş yeri elektrik fiyatlarının daha yüksek olmasına ve üretici enflasyonunun artmasına neden olurken bu farkın fonlaması da yine dolaylı olarak tüketiciden yapılıyor. Ekonomisi büyük dünya ülkelerine bakıldığında ev ile diğer abone grupları arasında ciddi bir fark olmadığı hatta mümkün olan tüm teşviklerin işletmelere ve üretim sektörüne verildiği görülüyor. Makro ekonomik açıdan bakıldığında ise evlerle iş yerlerinin fiyatının eşitlenmesi önemli.

Elektrik fiyatları yüzde 162, kur ise yüzde 109 arttı

Elektrik fiyatlarına direkt olarak etki eden en büyük faktör döviz kurları. Ülkemiz fosil enerji kaynakları bakımından zengin olmadığı için enerjide dışa bağımlıyız. Bu da kurdaki artışın direkt olarak elektrik fiyatlarına yansıması anlamına geliyor. Son zamanlarda elektriğe yapılan zamlar sıklıkla gündeme gelirken bu yorumlarda zamların esas sebebi ise göz ardı ediliyor. İş yerlerinde yüzde 162, meskenlerde ise yüzde 99 elektrik zammının yaşandığı dönem içinde, kurdaki artış yüzde 109 seviyesinde oldu. Amerikan Doları kurunda artış devam ettikçe elektrik fiyatlarının artması da olağan bir durum olmaya devam edecek.

Elektrik fiyatlarındaki artışın birinci nedeni yüksek kur

Herkesin merak ettiği bir başka soru ise bu fiyatların neden sürekli artış gösterdiği. 2021 yılında, geçtiğimiz yıllara göre elektrik tüketimindeki artışın karşılandığı santrallerin çoğunlukla yabancı kaynaklı yakıt kullanması, elektrik maliyetlerini artıran en önemli faktör oldu. Elektrik üretim kaynaklarında maliyeti dövize bağlı olan doğal gaz elektrik santrallerinin payının 2020’de yüzde 19’dan yüzde 25’e, 2021’de ise 35’e yükseldiği ve hidroelektrik santrallerinin payının ise yüzde 25’ten yüzde 17’ye düştüğü görüldü. Bu aslında geçtiğimiz yıla göre yaşanan normalleşmenin ve önceki yıllara göre ise elektrik talebindeki artışın, üretim tarafında yabancı kaynaklı santrallerden karşılanmasına neden oldu. Zira 2020 yılının Temmuz-Ağustos dönemi için ortalama Amerikan Doları kuru 7,0658 TL iken bu yılın aynı döneminde ortalama yüzde 21’lik bir artışla 8,5256 TL seviyesine geldi.

Kuraklığın elektrik fiyatlarına etkisi sınırlı

Elektrik piyasasında son dönemde yaşanan gelişmeleri analiz eden encazip.com kurucusu Çağada Kırım, sanılanın aksine kuraklığın elektrik fiyatlarının artışındaki esas neden olmadığını belirterek “Ülkemiz için yenilenebilir kaynaklı elektrik üretimi çok önemli ve bu alana ne kadar yatırım yapılsa azdır. Ancak yenilenebilir enerji kaynaklarının teşviki amacıyla Amerikan Doları üzerinden verilmiş olan alım garantileri, fiyatların döviz kuruna olan hassasiyetini artırıyor. Kuraklık nedeniyle hidroelektrik santrallerden elektrik üretiminin payı yüzde 8 azalsa da bu teşvikten faydalanan santrallere yapılacak dolar bazındaki ödemeler de aynı oranda düşüş gösterdi. Nitekim EPDK, geçen sene ağustos ayında 0,101 TL olan gerçekleşen ve her bir kilovatsaat tüketim başına düşen teşvik ödemesinin maliyete yansıtılma birim bedeli tahminini 0,093 TL’ye düşürdü. Gerçekleşmesi beklenen değer ise 0,8 TL, yani yaklaşık yüzde 20’lik bir düşüş var. Bu da alım garantileri tarafında, maliyetlerin yükselen kura rağmen düştüğünü ve kuraklığın elektrik fiyatlarına etkisi olsa da bunun görece sınırlı olduğunu gösteriyor.” dedi.

Ekim ayında yüzde 30 zam şaşırtmaz

Artan elektrik tedarik maliyetlerinin tüketicilere yansımasının kaçınılmaz olduğunun altını çizen Kırım, şöyle devam etti: “2020 Temmuz-Ağustos döneminde de maliyetlerin tam olarak karşılanması için tüketici tarifesine zam gerekliydi. Ancak maliyetler o dönemden, içinde bulunduğumuz döneme göre yüzde 57 daha düşüktü. Bu nedenle piyasa koşullarına göre, tüketici aktif enerji birim fiyatlarına günümüze kadar toplamda yüzde 57 oranında elektrik zammı yapılması gerekliydi fakat tüketicilere bu dönemde ortalamada sadece yüzde 30’luk bir yansıma oldu. Bu nedenle piyasa koşulları gözetilerek Ekim ayında gerekli artışın en az yüzde 20 olması gerektiğini hesaplıyoruz. Bu hesaplamaya, gelecek dönemlerdeki potansiyel maliyet artışları ile geçmiş dönem düzeltmeleri eklendiğinde zam oranı yüzde 30’a ulaşabilir. Eğer evlerin elektrik fiyatının da gerçek maliyetler göz önüne alınarak düzenleneceğini varsayarsak evler için yüzde 40’lık bir artıştan dahi söz edebiliriz. Aktif enerji bedelinde yapılacak bu artış, dağıtım bedelinin artmaması durumunda tüketiciye yaklaşık yüzde 20’lik bir fatura artışı olarak yansıyacaktır. Ulusal tarife fiyat güncellemelerinde yüzde 15’lik artış üst limiti gayrı resmi bir üst limit haline gelmiş olsa da bunun üzerine çıkılması sürpriz olmaz.”

Doğru fiyatlandırma stratejisi uygulanmalı

Piyasa konusundaki genel görüşlerini de dile getiren Kırım, “Elektrik piyasasının özelleştirilmesindeki amaç, rekabetin önü açılarak tüketicilere daha kaliteli hizmeti, daha ucuz fiyattan vermekti. Ancak serbest piyasa koşullarının tam olarak sağlanamaması neredeyse her ay bir elektrik zammını gündeme getiriyor. Tedarikçilerin potansiyel zararlarını yama yapar gibi sonradan düzeltmek yerine piyasayı gerçekten sabit bir hale getirirsek ilk etapta tüketici fiyatları önemli ölçüde zamlanır ancak biraz sabır gösterirsek faturaların her ay artmadığını ve bir düzene oturduğunu görürüz. Tüketicilerin elektrik zammına olan hassasiyeti anlaşılabilir ancak gerekli ayarlamalar yapılmadan ucuz elektrikten söz etmek mümkün olmaz ve elektrik zammı gündemimizden asla çıkmaz. İlk etapta yapılması gereken ev elektrik fiyatlarının diğer abone grupları ile eşitlenmesi ve hemen ardından ulusal tarifenin gerçek maliyeti yansıtır seviyeye getirilmesidir. Sadece doğru fiyatlandırma stratejisini uygulamamız halinde elektrik zamlarını gündemimizden çıkartabiliriz.” dedi.

 

Elektrik Fiyatları %15 Zamlandı

1 Temmuz 2021

01.07.2021 – Elektrik fiyatlarını her üç ayda bir belirleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olacak ulusal tarife elektrik birim fiyatlarını açıkladı. EPDK’dan yapılan açıklamaya göre, elektriğe yüzde 15 zam geldi. Yeni fiyatlarla birlikte bir kilovatsaat elektrik konutlarda 0,796 TL’den 0,916TL’ye, sanayide 0,88216 TL’den 1,01449 TL’ye ve ticarethanelerde 1,059 TL’den 1,217 TL’ye çıktı. Ancak serbest piyasadaki elektrik fiyatlarında bu orandan daha düşük bir artış olması bekleniyor. Bu nedenle elektrik tedarikçisini değiştiren tüketiciler yapılan zamlardan en düşük seviyede etkilenecek. Zamdan önce elektrik tedarikçisi değiştiren tüketiciler yüzde 15 civarında tasarruf ediyordu, yüzde 15 zammı da dâhil ettiğimizde bu tüketicilerin zamlardan etkilenmediği ortaya çıkıyor. 

Elektrik tedarikçisini değiştirmemiş ya da değiştirip de vazgeçmiş tüketiciler için uygulanacak son kaynak tedarik fiyatını belirleyen ulusal elektrik tarifeleri açıklandı. EPDK tarafından alınan ve Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre elektrik tarifeleri tüm abone grupları için yüzde 15 zamlandı. Bu yılın üçüncü çeyreği için geçerli olacak bu zamla birlikte 2021 yılında elektriğe toplamda evler ve iş yerleri için yüzde 21,90 zam gelmiş oldu. 2021 yılında elektrik fiyatlarına daha önce Ocak ayında yaklaşık yüzde 6’lık bir zam yapılmış, Nisan ayında ise fiyatlarda değişiklik olmamıştı.

2016’dan bugüne elektrik fiyatları yüzde 193 zamlandı

Yabancı kaynaklara ve döviz cinsinden alım garantilerine büyük ölçüde bağlı olan elektrik fiyatları, makroekonomik gelişmelerden en olumsuz etkilenen kalemlerin başında geliyor. Elektrik maliyetlerinin belirlendiği elektrik borsası olan Gün Öncesi Piyasa’da 2016 yılının Temmuz ayında kWh birim için elektrik maliyet fiyatı 0,14 TL iken bu fiyat Mayıs 2021 için 0,36 TL oldu. Bir diğer taraftan Yenilenebilir Enerji Teşvik Mekanizması (YEKDEM) kapsamındaki elektrik santrallerine ödenen alım garantileri de elektrik maliyetlerine direkt olarak dâhil ediliyor. Ezici bir çoğunluğu Amerikan doları üzerinden verilmiş olan bu alım garantileri için 2016 yılının Temmuz ayında her kWh elektrik için 0,024 TL ödenirken, bu sayı 2021 yılının Nisan ayında 0,16 TL oldu. Tüm bunlar tüketici elektrik fiyatlarının artmasına yol açtı. 2016’dan bugüne kadar tüketiciyi etkileyen zamların toplamı iş yerlerinde yüzde 193,26, evlerde ise yüzde 122,38 oldu.

5 milyon kişi tedarikçi değiştirdi

Elektrik piyasasında ev tüketicileri 2013 yılından beri elektrik tedarikçilerini değiştirmekte serbest. Bu serbestlikten yararlanarak tedarikçi değiştirip ucuz elektrik kullanan tüketicilerin sayısı 2017 yılında 5 milyona yaklaşmıştı. Ancak o dönemden günümüze kadar ulaşan makroekonomik koşulların elektrik tarifelerine doğru şekilde yansıtılmaması nedeniyle serbest bir elektrik tedarikçisinden elektrik alan tüketicilerin sayısı 100 binler seviyesine kadar indi. Piyasanın toparlanması ile bu sayı günümüzde yeniden 1,5 milyon seviyelerine kadar ulaştı. Son elektrik zammı sonrası tedarikçi değiştiren tüketicilerin sayısında ise ciddi bir artış bekleniyor.

Elektrik tedarikçisi değiştirenler zamlardan az etkilenir

Aylık 80 TL ve üzerinde elektrik faturası ödeyen yaklaşık 25 milyon elektrik tüketicisi farklı tedarik şirketinden elektrik alarak daha ucuz fiyattan elektrik kullanabiliyor. Şimdiye kadar elektrik piyasasındaki rekabetin hedeflere göre çok daha az gelişmiş olduğunu ancak bu zamla birlikte bu durumun tüketici lehine değişiklik göstereceğinin altını çizen elektrik tarifeleri karşılaştırma internet sitesi encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, şunları söyledi: “Şimdiye kadar elektrik maliyetlerinin yükü esnaf ve sanayicinin sırtına yükleniyor ve evler için serbest piyasa koşullarının oluşması, fiyatlandırmadan dolayı mümkün olmuyordu. EPDK’nın bu uygulamasının aslında tüketicileri korumak niyetiyle yapılan bir uygulama olduğu düşünülse de gerçekte durum çok farklıydı. Zira yüksek iş yeri ve sanayi elektrik fiyatları tüketicilerin aldıkları tüm ürün ve hizmetlere etki ediyordu. Nihayetinde özellikle de son zamanlarda TÜİK tarafından açıklanan üretici fiyat endeksinde de bunun yansımasını görüyorduk. Bu fiyatlandırma yapısıyla tüm gruplara aynı oranda artış yansıtıldığından üretici fiyat endeksinin görece daha düşük olmasını bekliyoruz. Bir diğer taraftan yapılan bu güncellemeyle, ev tüketicileri için de yavaş yavaş serbest piyasada tasarruf fırsatı görülmeye başlanacak.”

Elektrik fiyatlarında çözüm serbest piyasada

Elektrik fiyatlarındaki hızlı artışın nedenlerine de değinen Kırım, sözlerine şu şekilde devam etti:

” Bir piyasada ya serbest ya da serbest olmayan piyasa koşulları uygulanmalıdır, yarı serbestlik ya da müdahaleli serbestlik şeklinde uygulanan piyasalarda sürdürülebilirlik mümkün değildir. Elektrik piyasasının tam serbestleşmesi ile elektrik fiyatları kısa vadede yükselecek olsa da orta ve uzun vadede fiyatlar dengelenecek ve tüketiciler daha kazançlı olacaktır. Diğer ülkelerin piyasalarına baktığımızda da tam serbestliğin sağlanması ile tüketicilerin ödedikleri elektrik faturalarının ciddi olarak düştüğü net bir şekilde görülmektedir. Dolayısı ile kısa vadeli fiyat artışlarına tüketicilerin hassasiyeti daha düşük olmalı ve adil fiyatlandırmanın orta vadede tüketicinin lehine olacağı unutulmamalıdır.”

 

Elektrikte 1 Nisan Fiyatları Açıklandı

31.03.2021 – Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 1 Nisan’dan itibaren geçerli olacak ulusal tarife elektrik fiyatlarını açıkladı. Alınan kararla, Ocak – Mart dönemine göre tüketici elektrik fiyatlarında herhangi bir değişiklik yapılmadı. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com, ev tüketicisinin daha ucuz elektrik kullanmasının doğru bir adım olduğuna ancak bu farkın diğer abone gruplarına yansıtılmasının farklı sakıncalar doğurduğuna dikkat çekti.

Elektrikte tedarikçi değiştirmemiş tüketiciler için uygulanacak birim fiyatları belirleyen ulusal elektrik tarifeleri, 1 Nisan’dan itibaren geçerli olmak üzere yeniden belirlendi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından alınan karara göre, elektrik fiyatlarında herhangi bir değişiklik olmayacak. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com, ev tüketicisinin daha ucuz elektrik kullanmasının doğru bir karar olduğuna ancak bu farkın diğer abone gruplarına yansıtılmasının farklı sakıncalar doğurduğuna dikkat çekiyor.

Temmuza kadar zam yok

Açıklanan tarife tablolarına göre, ev tüketicileri için aktif enerji bedeli 0,397 TL, iş yerleri için 0,598 TL ve sanayiciler için 0,55 TL olarak belirlenirken, bu abone grupları için elektrik dağıtım bedeli sırasıyla 0,247 TL, 0,253 TL ve 0,187 TL oldu. Böylece bir kiloWattsaat elektrik için Temmuz ayına kadar evlerde vergiler dahil 0,796  TL, iş yerlerinde 1,059 TL ve sanayi abone grubunda 0,882 TL ödenmeye devam edecek. Evler ile diğer abone grupları arasındaki fiyat farkının bu denli yüksek olması ise dikkat çekiyor. Zira elektrik enerjisinin tedarik maliyetinde abone gruplarına göre herhangi bir değişiklik olmuyor, tüm abone grupları için tedarik maliyeti aynı oluyor.

Elektrikte maliyet esnafa yükleniyor

Elektrik piyasası aslında kağıt üzerinde uzun bir süredir serbest durumda, ancak özellikle fiyatlandırmadaki bazı farklılıklar nedeniyle, ekonominin dinamosu olan sanayi ve ticarethane grupları için tarife fiyatları gereğinden yüksek seyrederken, evler için ise olması gerektiğinden düşük seviyelerde. Bu durum ev tüketicilerinin tedarikçi değiştirerek tasarruf etmesinin önüne geçiyor ve görevli elektrik tedarikçileri portföyünde kalmasını zorunlu hale getiriyor. Elektrik piyasası mevzuatına göre, görevli elektrik tedarikçileri için belirli bir kâr marjı bırakılmak zorunda, ancak ev tarifelerinin düşük seyretmesi nedeniyle bu hedeflerin tutması için fark ticarethane ve sanayi abone grupları başta olmak üzere diğer abone gruplarına yüklenebiliyor.

Yüksek iş yeri elektrik fiyatı tüketiciyi daha kötü etkiliyor

encazip.com kurucusu Çağada Kırım, görüşlerini şu şekilde ifade ediyor: “Ulusal elektrik tarifeleri belirlenirken görevli elektrik tedarikçilerinin, elektrik tedarikçisini değiştirmemiş tüketicilere sağlanan elektrikte makul bir kar elde etmesi sağlanıyor ve garanti altına alınıyor. Belirlenen kâr marjı yüzde 2.38 civarında. Pek çok Avrupa ülkesinde ise tedarikçilerin kârlılığı bunun çok üzerinde, örneğin İngiltere’de tedarikçilerin kâr marjı yüzde 3’ler civarında. Bu kâr marjının sağlanmasında farklı faktörler etkili olurken, en önemli faktör ulusal tarife fiyatları oluyor. Bazı durumlarda abone grubu başına bu kârlılık sağlanmazsa, diğer abone gruplarının fiyatı biraz daha artırılarak telafi ediliyor. Mevcut uygulamada ev tüketicisinin daha ucuz elektrik kullanması çok güzel, ancak bu farkın diğer abone gruplarına yansıtılması farklı sakıncalar doğuruyor. Ticarethane ve sanayi gruplarındaki yüksek elektrik fiyatları tüm ürün ve hizmetlere fiyat artışı olarak yansıyor ve nihayetinde tüketiciler, elektrik faturalarında ödemedikleri maliyeti aldıkları ürünlerde ödemiş oluyor. Bu, enflasyonun yükselmesine de neden olan önemli bir faktör.”

İkili anlaşma piyasasında güven hala geri kazanılamadı

Elektrik maliyetlerinin belirlenmesinde pek çok faktörün söz konusu olduğunu ve serbestleşmiş olan tedarik piyasasında EPDK’nin tedarik maliyetlerine bir müdahalesinin olamayacağının altını çizen encazip.com kurucusu Çağada Kırım, “Doğru işleyen bir elektrik piyasasında tedarikçiler arasında yapılan ikili anlaşmalarla alınan elektrik enerjisinin önemi kritik. Bu şekilde hepsi özel şirketler olan tedarikçi şirketler, elektrik santralleri ile önceden anlaşmalar yaparak tüketicilere sağlayacakları elektrik enerjisi için portföy oluşturuyor. Bunun dışında gün öncesi piyasası gibi elektrik borsalarından da elektrik tedarik edilebiliyor.” dedi.

Borsa elektrik fiyatları, ikili anlaşma piyasasından çok daha yüksek. Ancak özellikle 2018 yılında kur atakları ile birlikte elektrik santralleri, tedarikçiler ile olan sözleşmelerini tek taraflı olarak feshetmişti, hatta bu yüzden 5 milyon civarında olan serbest tüketici sayısı 100 binlere kadar düşmüştü.

O dönemde yaşanan gelişmelerin tedarikçiler arasında ileri derecede güven kaybına sebep olduğunu belirten Çağada Kırım, “O günden beri ikili anlaşma piyasası halen doğru işleyen bir yapıya kavuşamadı. Bu nedenle de fiyatlandırmalar büyük ölçüde görece yüksek olan borsa fiyatları ile belirleniyor.” diye konuştu.

En önemlisi sanayicinin rekabet avantajını kaybetmemesi

Ülkemizin ekonomisinin dinamosu üretime dayalı ihracat ve bu durumda sanayicilerin elektrik fiyatlarının belirlenmesi kritik öneme sahip. Her ne kadar sanayi tarafında serbest piyasa dinamikleri çok daha iyi çalışıyor olsa da serbest piyasa fiyatlarının belirlenmesinde ulusal tarifeler etkili rol oynuyor. “İhracatta rakibimiz olan ülkelere baktığımızda evler yerine sanayi üretimindeki elektriğin daha düşük tutulduğu ve böylelikle ülkeye daha büyük katma değer oluşturduğu gözlemleniyor.” diyen Çağada Kırım, sözlerine şöyle devam ediyor: “İhracattaki önemli rakiplerimizden Romanya’da ev dışı tüketim için uygulanan elektrik fiyatı kiloWattsaat başına 0,12 USD olurken, fiyatlar Vietnam’da 0,077 USD, Hindistan’da 0,115 USD ve Çin’de 0,103 TL. Türkiye’de ise ulusal tarife bazında bu fiyat 0,13 USD. Sanayicinin en önemli maliyet kalemlerinden olan elektrik fiyatları daha düşük tutularak, ülkemizin bu ülkelere karşı rekabet avantajı elde etmesinin ekonomimize katkısı, evlerde ucuz elektrik tüketmemizden çok daha büyük olacaktır. Prensip olarak serbest piyasa dinamiklerine müdahaleyi asla doğru bulmasak da bir fiyat desteği sağlanacaksa eldeki imkanlar ev tüketiminden ziyade sanayi üretimi için kullanılmalıdır. Nihayetinde yine kazanan Türk vatandaşı olacak ve 2023 hedeflerimize çok daha emin adımlarla ilerlemiş olacağız.”

 

Elektrik ve Doğal Gaz Fiyatları, II.Dönem: Temmuz-Aralık, 2020 

TÜİK İstanbul Bölge Müdürlüğü 2020 yılı II. Dönem: Temmuz- Aralık Elektrik ve Doğal Gaz Fiyatları istatistiklerine ilişkin sonuçları açıkladı. Bu kapsamda TÜİK İstanbul Bölge Müdürü Ali İhsan YÜCEDAĞ tarafından verilen bilgiye göre fiyatlara ilişkin veriler aşağıdaki şekilde oldu:

Sanayide 1 kWh elektrik için II. dönemde ortalama 57,3 kuruş ödendi. Sanayide 2020 yılı II. dönem(1) elektrik fiyatlarına bakıldığında, tüketicilerin 1 kWh elektrik için ödediği tutar bir önceki döneme göre %2,2 azalırken, bir önceki yılın aynı dönemine göre ise %4,8 artarak ortalama 57,3 kuruş oldu.

Konutlarda 1 kWh elektrik için II. dönemde ortalama 73,5 kuruş ödendi. Konutlarda, 1 kWh elektrik için, tüketicilerin 2020 yılı II. döneminde ödediği tutar bir önceki döneme göre %3,2, bir önceki yılın aynı dönemine göre ise %10,7 artarak ortalama 73,5 kuruş oldu.

Elektrik ortalama birim fiyatları, II. Dönem: Temmuz-Aralık 2020

Sanayide 1 m3 doğal gaz için II. dönemde ortalama 175,5 kuruş ödendi. Sanayide 2020 yılı II. dönem doğal gaz fiyatlarına bakıldığında, tüketicilerin 1 m3 doğal gaz için ödediği tutar bir önceki döneme göre %7,1 ve bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,8 azalarak ortalama 175,5 kuruş oldu.

Konutlarda 1 m3 doğal gaz için II. dönemde ortalama 186,2 kuruş ödendi. Konutlarda, 1 m3 doğal gaz için tüketicilerin 2020 yılı II. döneminde ödediği tutar bir önceki döneme göre %2,0, bir önceki yılın aynı dönemine göre ise %4,4 artarak ortalama 186,2 kuruş oldu.

Doğal gaz ortalama birim fiyatları, II. Dönem: Temmuz-Aralık, 2020