Ana Sayfa Güncel Piyasa Yorumları Avrupa’...

Avrupa’nın Deutsche Bank Krizi 2019’da Patlayacak mı?

01.01.2018 – Şant Manukyan Deutsche Bank krizi hakkındaki görüşlerini açıklıyor. Deutsche Bank ne durumda ve ne olacak? Banka ile ilgili gelişmeler Almanya ve Avrupa’yı ne şekilde etkileyecek? Bu kriz Avrupa’yı ve bankacılık sistemini nasıl etkileyebilir?

Bu sunumun daha öncesinde Şant Manukyan “ABD’de resesyon tehlikesi ve kriz” ve “dünya ekonomilerinin durumu”nu ve “gelişmekte olan ülkelerde para çıkışına dair görüş ve olasılıklar” konu başlıklarındaki görüşlerini de anlattı. Keza tüm bu konular 2019 yılında ekonomimizi etkileyecek… Dilerseniz söz konusu sunumun tüm konu ve anlatımlarını Youtube sayfamızda bulabilirsiniz. Abone olmayı unutmayın.

 

Deutsche Bank 10 Euro’nun Altını Gördü!

İtalya siyasi krizi, bankacılık sektörü yansımaları, DB 10 EUR altında…Enver Erkan

29.05.2018

İtalya’da siyasi kriz derinleşiyor. Siyasi krizin derinleşmesi, erken seçim belirsizliği, bu erken seçimde popülist hareketin gücünü konsolide edeceği endişeleri İtalya’nın EUR sisteminden çıkmasına yönelik endişeleri de ciddi anlamda artırıyor. Avrupa’nın en borçlu ülkesinde tahvil satışları derinleşti; Mayıs’ın başında negatif olan 2 yıllık tahvil getirisi %2,14 seviyelerine çıkmış durumda, yine aynı dönemde 10 yıllığın getirisi de %2 seviyelerinden %3,09 seviyesine gelmiş durumda.

İtalya Avrupa’nın en büyük tahvil piyasasına sahiptir. Oradaki satışların hızlanması Avrupa piyasalarının geneline endişe olarak yansıyor ve en büyük yansımasını da bankacılık sektöründe görüyoruz. Euro Stoxx bankacılık endeksi bugün %4 aşağıda. En çok etkilenen bankaların başında ise Deutsche Bank geliyor. Bankanın hisse senedi fiyatı bugün itibariyle 10 EUR’nun altına düşmüş durumda…

Avrupa’da bankacılık sistemine ilişkin endişeler yüksek, DB hisselerinde de son dönemde analist beklentilerine yansıyan bir negatiflik söz konusu. Bloomberg terminalinde güncel öneriler “satış” yönüne yoğunlaşmış durumda. Güncel analizlerden 18’i “sat”, 11’i “tut”, 4’ü “al” yönündedir.

18 Aralık 2017’de 17,07 EUR seviyesi görüldükten sonra başlayan düşüş trendi, 6. ayını doldurmuştur. 200 günlük hareketli ortalama 13,30 EUR, 50 günlük hareketli ortalama ise 11,40 EUR seviyesinde. Bu seviyeler altındaki bölgelerde DB hisselerinde düşüş trendi ağırlığını koruyabilir. 9,60 EUR altında DB hisseleri bir kırılma daha gerçekleştirirse 8,80 EUR ve 7,90 EUR yakın vadede görülebilir. Yükselişler için ilk olarak 11,40 EUR üzerinde tutunma gereklidir. 13,30 EUR ana direnci öncesinde 12,50 EUR da bir tepki seviyesi olabilir. Ancak belirttiğimiz seviyeler altı fiyatlama devam ettiği sürece düşüş trendinin etkin olması beklenir.

 

Citigroup: Deutsche Bank için Sermaye Artırımı Kaçınılmaz

4.12.2016

By © Raimond Spekking / CC BY-SA 4.0 (via Wikimedia Commons), CC BY-SA 4.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=12171
By © Raimond Spekking / CC BY-SA 4.0 (via Wikimedia Commons), CC BY-SA 4.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=12171

Citigroup geçtiğimiz haftanın sonunda Deutche Bank ile ilgili bir rapor yayınladı. Raporda öne çıkan sonuç Deutche Bank için bedelli sermaye artımının kaçınılmaz olduğuydu.

28 Kasım tarihli Citigroup analizinde Deutche Bank borç ödeme yeteneğini güçlendirmek için piyasaya yönelmeli. Analize göre banka için 1.68-6.48 milyar euro (1.79$-6.91$ milyar) arasında bir sermaye genişlemesi kaçınılmaz. Ve bu seçenek varlık satımına göre tercih edilebilir bir opsiyon.

Analize göre, varlık satışı sermayedarların onayına bağlı. Bu nedenle Citigroup, Deutche Bank sermayedarlarının bedelli sermaye artırımı ile hisse değerinde oluşacak bir miktar düşüşü orta ve uzun dönemli pozisyonlar için daha iyi olacağını düşünerek tercih edeceklerini söylüyor.

Söz konusu sermaye artışının Deutche bank’ın büyüklüğü ile karşılaştırıldığında küçük bir miktar ve borç ödeme yeteneğini güçlendirecek bir potansiyel oldupu da notlar arasında.

 

KONU İLE İLGİLİ GEÇMİŞ YORUMLAR – Deutsche Bank İçin Ne Dediler?

Deutsche Bank’taki satış fırsat mı tehdit mi?…İş Yatırım

03.10.2016

Ne Fed’in faiz artırması ne Çin’in yavaşlaması küresel piyasaların gündeminde bu aralar bir tek konu var: Deutsche Bank ABD Adalet Bakanlığının ipotek bonolarıyla ilgili verdiği 14 milyar dolarlık cezayı nasıl ödeyecek?

Deutsche Bank €1,8 trilyon büyüklüğünde bilançosu, 20 milyon müşterisi ve 100,000 çalışanı ile Almanya’nın en büyük bankası. Normal koşullar altında Avrupa’nın en büyük ve rekabetçi ekonomisinin en büyük bankası ile ilgili söylentilere itibar edilmemesi gerekir.

Ancak sekiz yıl önce Lehman’ın batışı sırasında kazanılan acı tecrübe güvenin zayıflaması ve Merkez Bankası’nın gereken desteği vermemesi durumunda her bankanın likidite sıkışıklığına düşebileceği ve batabileceğini gösteriyor.

Deutsche ve Lehman arasında karşılaştırma yapmak çok doğru değil. Deutsche bilançosunun %12’sine (€220 milyara) ulaşan likiditesi ile dışardan gelecek şoklarla kolaylıkla başa çıkabilecek bir konumda. Uzun süreli bir şok karşısında Avrupa Merkez Bankası’ndan ilave likidite sağlayacak teminat yapısına sahip.

Bankanın mevcut sermaye yeterlilik oranı ve likiditesi bankacılık işlemlerini yürütmek için yeterli. İngiliz sigorta şirketi Abbey ve Çin bankası Hua Xia’daki payların satılması işleminin sonuçlandırılması durumunda sermaye yeterliliği yeterince güçlendirilmiş olacak.

Verilen cezanın pazarlık sürecinde daha önceki örneklerde olduğu gibi üçte biri dörtte biri gibi bir seviyeye çekilmesi durumunda bankanın borcunu rahatlıkla ödemesi ve bankacılık işlemlerine sorunsuz bir şekilde devam etmesi bekleniyor.

Cuma günü ABD borsasında işlem gören Deutsche hisselerinde görülen %14’lik yükselişin arkasında bu gerekçe yatıyor. Bankanın ABD Adalet Bakanlığıyla € 5 milyarlık ceza için anlaştığı söylentisi küresel piyasalara yeniden iyimser havanın hakim olmasını sağladı.

 

Deutsche Bank Karamsarlığı Piyasaları Sardı, Hisse 10 Euro’nun Altını Gördü

30.09.2016

Haftanın son Asya seansında Japonya’dan bolca veri açıklandı. Japonya Merkez Bankası BoJ’un yükseltmek için üç yıldır elindeki bütün silahları kullandığı enflasyon Ağustos ayında da gerilemeye devam etti. BoJ’un hedeflediği ulusal çekirdek TÜFE %-0.5 ile beklentiden kötü gelirken Tokyo çekirdek TÜFE %-0.5 ile yine beklenti altı kaldı.

Diğer yandan hem gıda hem de enerji fiyatlarını dışarıda tutan çekirdek çekirdek TÜFE diyebileceğimiz rakam da piyasalar %0.3 beklerken %0.2 ile beklentinin altında kaldı. Öte yandan BoJ’un kendi hesapladığı TÜFE de sadece %0.4 artarak beklenti altı kalmaktan kurtulamadı.

Yani bütün farklı çekirdek enflasyon hesaplamalarında rakamlar BoJ’un %2 hedefinin hala çok uzağında ve ileriye dönük de çok fazla umut vermiyor. BoJ’un ultra gevşek para politikası uzun bir süre daha sürecek. En son geçtiğimiz haftaki para politikası toplantısında düşük enflasyonla mücadelede strateji değişikliğine gitmişti BoJ. Bir sonraki para politikası toplantısı 31 Ekim’de.

Japonya’dan açıklanan diğer verilere döndüğümüzde ise hane halkı harcamalarının %-4.6 ve işsizlik oranının %3.1 ile beklentiden kötü geldiğini görüyoruz. %1.5 ile beklentiden daha fazla artan sanayi üretimi ise gecenin Japonya açısından tek olumlu verisi.

USDJPY için bir kaç gün önce söylediklerimiz hala geçerli. 100.00 bölgesinden alıcıların devreye girmesiyle 101.80’lere doğru bir hamle geldi fakat 102.00 – 101.80 bölgesi asıl geçilmesi gereken direnç. Bu direnç altında kaldığı sürece alış konusunda iyimser değiliz. Son günlerde Deutsche Bank kriziyle çalkalanan piyasalarda güvenli liman arayışındaki yatırımcıların yene sığınması USDJPY’deki yükselişlerin kalıcı olmamasının en önemli engellerden biri.

İflas riskiyle karşı karşıya olan Deutsche Bank’a bir şok da hedge fonlardan geldi. On hedge fonun Deutsche Bank’ta bulunan türev araçları enstrümanlarının bir bölümünü diğer finansal kurumlara taşıdığı haberleriyle bankanın hissesi güne %7 aşağıda başladı ve Avrupa seansı başında 10 euro altını gördü.

Asya endekslerine de Deutsche Bank karamsarlığı yansımış durumda. Haftanın son gününde Çin endeksleri dışındaki borsalar satıcılıydı. Japonya Nikkei endeksinde kayıplar %1.46’yı bulurken Avustralya ASX %0.65, Güney Kore KOSPI %1.21 ve Hong Kong HSI %2.00’ye yakın düşüş yaşadı. Ortalamada %0.20 yükselen Çin endeksleri ise pozitif ayrışıyor.

Avrupa’nın hatta dünyanın en önemli bankalarından biri olan Deutsche Bank’ta yaşanan krizin EURUSD üzerinde yarattığı baskı daha belirginleşmeye başladı. Avrupa borsalarının açılmasıyla birlikte EURUSD 1.1170 altına gerileyerek hafta dibini tazeledi. 1.1120 – 1.1100 bölgesi destek ve bu bölgenin kırılmasıyla birlikte 1.10’lara doğru bir düşüş gelebilir.