Ana Sayfa Eğitim Forex Temel Bilgileri Tunç Şatıroğl...

Tunç Şatıroğlu – Kaldıraçla Batmak

Rapor-01

Kaldıraçlı işlem yapmak aslında borç parayla işlem yapmak demektir. Eğer bir risk getiri analizi yapmadan işlem yapıyorsanız aslında kaldıraçlı işlem sizin için borç parayla kumar oynamak anlamına gelir. Kaldıraç tek başında iyidir veya kötüdür denemez. Burada önemli olan kaldıracın nasıl kullanıldığıdır.

Kaldıraç oranı 100 olduğunda yatırdığımız bin liraya karşılık 100.000 liralık kontrat almış oluyoruz. Eğer aldığımız kontratın fiyatı %1 artarsa 101.000 lira olacaktır. Biz de bu durumda 1.000 lira koyup 1.000 lira kazanmış oluyoruz. Yani dayanak varlıktaki %1’lik artış bize %100 olarak yansıyor. Ancak benzer şekilde %1’lik düşüş bütün varlığımızın yok olması demek oluyor. Tabi burada kaldıraç kullanmak nedeniyle ödenecek faizler, piyasada oluşan fiyatla sizin işlem yaptığınız fiyat arasındaki farktan kaynaklanan maliyetler ve çalıştığınız aracı kurumun veya merkezi bir otoritenin koymuş olduğu zorunlu teminat oranları gibi ayrıntılara girmiyoruz.

Öyleyse 100:1 kaldıraç çok tehlikeli görünüyor ve sanki uzak durmamız bir şey gibi duruyor. Ancak bir de efektif kaldıraç kavramı var ki asıl ona dikkat etmeliyiz:

Diyelim ki 10.000 liramız var ve biz bunun 1.000 liralık kısmıyla, 100:1 kaldıraçla 100.000 liralık pozisyon alıyoruz. O zaman kullandığımız efektif kaldıraç oranı 100.000/10.000 = 10 olur. Bu durumda aldığımız kontrat %1 oranında arttığında değeri 101.000 lira olacak ve biz de 10.000 liraya 1.000 lira kazanmış olacağız. Yani kârın bize yansıması %10 oranında olmuş olacak. Ancak kontrat fiyatının %1 azalması durumunda 1.000 lira kaybedeceğiz. Fakat 1.000 lirayı kaybettiğimizde bütün yatırımımızı kaybetmiş olmuyoruz ve fiyatlar tekrar yükselişe geçerse zararımızı kurtarma şansımız oluyor. Oysa efektif kaldıraç oranımız 100 olsaydı yatırdığımız paranın tamamı gitmişti. Öyleyse hangi oranda efektif kaldıraç kullanmalıyız?

Foreks işlemlerine aracılık eden büyük bir yabancı kurum, binlerce müşterisinin hesaplarını istatistiklerini incelemiş. Küçük sermaye ile işlem yapanların sermayesi büyük olanlara göre daha yüksek kaldıraç kullandıkları ve bunun da kârlılığı büyük ölçüde olumsuz etkilediği görülmüş. 1000 dolar ve daha altında sermaye ile işlem yapanların ortalama olarak 26 kaldıraç kullandıkları, 5000 ila 10.000 dolarlık sermaye ile işlem yapanların 5 oranında kaldıraç kullandıkları göze çarpıyor. Şöyle de ifade edebiliriz:

tuncpic25.000 dolarlık bir kontrat almak için 1.000 dolar sermayesi olan 25 katı kaldıraç kullanmak zorunda. Oysa aynı kontrat için 5.000 dolar sermayesi olanın 5 katı kaldıraç kullanması yeterlidir. Tabi çok paranız olması otomatik olarak riskinizi düşürmüyor. 100.000 dolarınız var ve 25 katı kaldıraç kullanıyorsanız hesap yine aynı kapıya çıkar.

Yine bu kurumun istatistiklerine göre 26 kat kaldıraç kullan müşterilerin %21’i kâr edebilirken, 6 kat kaldıraç kullananların %33’ü ve 5 kat kaldıraç kullananların %37’si kâr ediyor. İstatistiklerden, kaldıraç oranı 10 ve daha altında olan ve başlangıç sermayesi en az 5.000 dolar olan müşterilerin ortalamada daha başarılı oldukları sonucu çıkıyor.

Her türlü ortamda daima doğru sinyal üretebilecek bir sistem olsaydı o zaman risk diye bir şey olmazdı ve istediğimiz kadar kaldıraç kullanabilirdik. Ancak bildiğimiz kadarıyla böyle bir sistem yok. Öyleyse mümkün olduğu kadar yüksek isabetli sistemleri arayıp bulmaya çalışır veya kendimiz böyle bir sistem kurmayı deneyebiliriz. Bu da tek başına işe yaramayacaktır.

Örneğin %80 doğru sinyal üreten bir sistemimiz var. Diyelim ki kazandığımızda %0,5 kazandırıyor. Ama kaybettiğimiz de %2 ve daha fazlasını kaybediyorsak bu çok isabetli sistem bir işe yaramayacaktır. İşte hesap: 0,5 x 0,8 – 2 x 0,2 = 0

Diğer yandan %20 doğru sinyal üreten bir sistemimiz olsun. Bu sistemde yanlış sinyalde %0,25 kaybettiriyor olsun. Yani yaptığımız her işlemde %80 ihtimalle %0,25 kaybediyor olalım. Eğer doğru sinyal geldiğinde %1’den fazlasını kazandırıyorsa bu sistem işe yarayacaktır.

Öyleyse önemli olan risk yönetimini iyi yapmaktır. Kaldıraç doğru kullanıldığında kazançları büyütecektir. Risk yönetimi yapmadan kaldıraç kullanmak yanlış kaldıraç kullanmak demektir ve ters giden birkaç hareket sermayeyi büyük ölçüde tüketecektir. SPK boşuna “Ters fiyat hareketleri sonucunda yetkili kuruluşa yatırdığınız paranın tümünü kaybedebilirsiniz. Yüksek getiri vaatlerine itibar etmeyiniz” demiyor.

Yani bu işler sanıldığı kadar basit olmamakla beraber öğrenilemeyecek şeyler de değildir. Öncelikle başarılı stratejilerin öyle birkaç saatte öğrenilemeyeceğini ve her gün piyasaları sadece birkaç dakika izleyerek para kazanılamayacağını anlamamız gerekiyor.

Tunç Şatıroğlu