Ana Sayfa Raporlar Forex Raporları Fed Gerçekten...

Fed Gerçekten Faiz Artırmalı mı? Eda Önder Öztürk

Veriler Fed’i Desteklemiyor…

Bu akşam saatlerinde öğreneceğimiz Fed’in Haziran ayı toplantısına ilişkin olarak, piyasalarda oluşan genel algı ABD ekonomisinde enflasyon ve büyüme tarafındaki endişelere rağmen son dönemde açıklanan verilerdeki zayıflamanın geçici olduğu düşüncesinin etkisiyle Fed yetkililerinin faiz oranını %1,00-1,25 aralığına yükseltmeleri şeklinde. Söz konusu toplantının yaklaştığı zaman diliminde de Fed yetkilileri gerçekleştirdiği konuşmalarda; 2017 yılı için 3 adet faiz artırımı beklentilerini korudukları ve son dönemde gelen verilerin zayıflama kaydetmesinin Fed’in projeksiyonlarını bozmasında etkili olmayacağını ifadeleri yer aldı. Özellikle Mayıs ayına ilişkin yayınlanan istihdam raporunda beklenen artışı göstermeyen ücretlerin Fed’in kademeli faiz artışını askıya alması için yeterli bir neden olmadığını belirtirken, enflasyon tarafında görülen zayıflamanın ise ilgili dönemde petrol fiyatlarındaki zayıf seyir sebep olarak gösterilmekte.

Söz konusu toplantıya ilişkin bir diğer önemli gündem maddesi ise Fed’in bilançosunu küçültme stratejisi olacak. Mevcut durumda Fed üyelerinin faizlerin planlandığı şekilde artması sonrası bilançoyu küçültmeyi tartıştıkları bilinmekte. Geçtiğimiz hafta içerisinde Fed üyeleri bankanın 4,5 trilyon dolarlık bilançosunu bu yıl içinde küçültmeye başlaması gerektiğini vurgularken bilanço küçültmede geç kalınmaması için para politikasında normalleşme adımlarının da ertelenmemesinin faydalı olacağını ifade ettiler. Hatta bankanın düşük faiz oranları ve geniş bilançosu göz önüne alındığında geç kalmaktan kaçınmak için çok tedbirli davranmaya devam etmesinin gerekli olduğunun da altını çizdiler.

Fed üyelerinden geçtiğimiz haftalarda ağırlıklı olarak benzer açıklamalar gelmiş olsa da, kurul içerisinde güvercin tonda söylemler de bulunan üyeler de mevcut. Son haftalarda Fed’in Haziran ayı toplantısına ilişkin faiz artırım olasılıkları %95 seviyesinin üzerine yerleşmiş olsa da, Piyasa dinamiklerine baktığımızda da Fed’in geçtiğimiz dönem faiz artırdığı süreçlerden farklı bir süreç yaşamaktayız. %2,20 seviyelerini zemin edinen ABD 10 yıllık tahvil faizleri ve 98 seviyesini aşmakta zorlanan dolar endeksinden yola çıkarak hem piyasa fiyatlamaları hem de makro dinamikler faiz artışı gerekli senaryoyu oluşturamamakta. Dolayısıyla Fed’in söz konusu toplantıda faiz artırması durumunda piyasanın göstereceği reaksiyon merak konusu… 

Fed üyelerinin ABD ekonomisine dair güven veren ve faiz artışını destekleyen söylemlerine rağmen, son dönemde ABD tarafından gelen zayıf veriler faiz artışına ilişkin çelişki yaratmakta. Fed üyeleri mevcut açıklanan verilerdeki zayıflamanın geçici ve mevsimsel etkilerden kaynaklandığını ifadesini sıklıkla dile getiriyor olsalar da, yalnızca görünen resimde değil özellikle ABD enflasyonuna dair beklentilerde de zayıflama mevcut. Michigan Üniversitesi tarafından ABD’de tüketicilerin uzun vadeli enflasyon beklentileri 2017 yılının başından bu yana gerileme kaydetmekte. Bunun birlikte Fed’in yakından izlediği Fed’in 5 yıllık piyasa bazlı enflasyon beklentileri de uzunca bir süredir %2 seviyesinin aşağısını zemin edinmiş durumda.

 

Agresif faiz artırımı resesyon riskini artırabilir…

Hem zayıflayan enflasyon beklentileri hem tahvil piyasasındaki fiyatlamalara baktığımızda faiz artışı konusunda direnmenin enflasyon görünümü daha da bozabileceği ve ABD ekonomisindeki resesyonu beraberinde getirebileceği söz konusu olabilir. Aşağıdaki grafikte ABD 10 yıllık tahvil faizleri ile 2 yıllık tahvil faizleri arasındaki fark bize göstermektedir ki; uzun vadeli tahviller kısa vadelilere göre artık daha az faiz üretmekteler. ABD ekonomisine dair geçmiş dönemlerde hatırlanacağı üzere, faizleri söz konusu düşüşün artarak devam etmesi resesyonun habercisi olabilir. Özetle Fed üyeleri ABD ekonomisinde son dönemdeki yavaşlamanın geçici olduğunda ısrarcı olsalar da, yatırımcıların ise daha temkin oldukları görülmekte. Söz konusu atmosferde Fed ısrarcı olmak yerine belki de piyasaya kulak vermeli…